Geçen hafta yapılan AK Parti MYK Toplantısı’ndan “3 dönem kuralının” değiştirilmeden aynen devam etmesi kararı çıktı.Tabi bu karar sonrasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dahil olmak üzere hali hazırda AK Parti milletvekillerinden 70 kadarı bu karardan e

Geçen hafta yapılan AK Parti MYK Toplantısı’ndan “3 dönem kuralının” değiştirilmeden aynen devam etmesi kararı çıktı.

Tabi bu karar sonrasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dahil olmak üzere hali hazırda AK Parti milletvekillerinden 70 kadarı bu karardan etkilenecek.

Dolayısıyla “3 dönem” AK Parti Sakarya milletvekilliği yapan Ayhan Sefer Üstün, Şaban Dişli, Hasan Ali Çelik de 2015 genel seçimlerinde aday olamayacak…

Elbette bu kararın doğruluğuveya yanlışlığı halen daha tartışılıyor. Kimilerine göre insanların seçilme haklarına bir kısıtlama geliyor.

Kimilerine göre ise “3 dönem kuralı” son derece yerinde bir karar. Zira siyasette yeni yüzler görmenin başkaca bir yolu yok.

Bugün meclis çatısı altında “45 yıldır milletvekilliği” yapan siyasetçilerin olduğunu düşünecek olursak bence de bu işe bir sınırlama getirilmeli…

Hatta bu kural sadece AK Parti’ye has olmamalı. Bütün siyasi partiler tüzüklerine “3 dönem kuralını” koyup uygulamalı.

Böylece 3 yıl üst üste milletvekilliği veya belediye başkanlığı yapan isimler yerlerini gençlere ve kendilerinden sonra gelenlere bırakmalı.

Zaten belirli bir süreden sonra da işin tadı kaçıyor. Yüzler eskiyor ve işin kötüsü hizmet yerini “rutin” işlere bırakıyor…

Bugün bütün siyasi partilerin en çok dert yandığı konu 18 yaşını doldurmuş gençlerin siyasete çok fazla ilgi duymamalarıdır.

Aslında konuya birde gençlerin açısından bakacak olursak aslında pek de haksız olduklarını söyleyemeyiz.

Bir genç gönül verdiği partide hizmet etmeye başladığında milletvekili veya belediye başkanı olabilmek için en iyi şartlarda 25-30 yıl beklemek durumundadır.

O da biri çıkıp “ben artık aday olmayacağım” derse ne ala. Belki o zaman aradan sıyrılıp aday olma şansı bulabilirsiniz.

Eh, bugüne kadar kendi isteğiyle görevi bırakan biri çıkmadığına ve çıkmayacağına göre de, artık birinin elden ayaktan düşmesini bekleyeceksiniz demektir…

Allah uzun ömürler versin, bizim siyasetçilerimiz de Maşallah pek bir uzun ve sağlıklı yaşıyor. Bugün Demirel’e biri çıkıp “aday olur musunuz” dese “hayır” demez.

Yani birinin elden ayaktan düşmesini beklemek de çözüm değil. Maazallah beklerken arada siz gidersiniz de “bir gözünüz” açık kalır.

NitekimAK Parti’nin “3 dönem kuralı” kimine göre “antidemokratik” gibi görünse de “gözüm açık gitmesin” diye bekleyenler için “demokratik” bir kuraldır…

Öte yandan keşke bu “3 dönem kuralı” sadece siyaset için geçerli olmasa. Bence aynı kural öncelikle “sivil toplum kuruluşları” içinde uygulanmalı.

Baksanıza sanki bulunmaz “Hint kumaşı” haspalar; “8 defadır” seçilip dururlar. Ama yapacak bir şey yok. Sakarya’da ki “STK’ların” kalitesi bu!

AK Parti’nin “3 dönem kuralı” siyasi parti ve “STK’lar” için bir örnek teşkil eder mi bilemiyorum ama “çekirge bile 3 yapıyor” onu biliyorum…