Ünlü Astrolog Öner Döşer, Habertürk’e verdiği beyanatta şunları söyledi…

Bir yılda ortalama 4 tutulma yaşarız. Bunlardan ikisi Ay, ikisi Güneş Tutulması olur. Bazı yıllarda daha fazla tutulma meydana gelir. 5, 6 hatta 7 tutulma olabilir ancak 8 tutulma yaşanmaz. Örneğin 1982 yılında 7 tutulma olmuştur. Bunlardan 4 tanesi Güneş Tutulması, 3 tanesi Ay Tutulması'dır.

1935 yılında da 7 tutulma olmuştur. Çok sayıda tutulma, çok sayıda olay demektir. Pozitif veya negatif yönde olaylar olabilir.
2020 yılında 6 tutulma olması, bu yılın çok olaylı, hareketli geçeceğinin işaretlerinden biriydi.

Tutulmalar, uzun dönemdir. Bekleyen, takılan olayların birden hareketlenmesine, ivme kazanmasına işaret eder.

Bu kötü günler ne zaman sona erecek?

İnsan güzel şeyler söylemek istiyor… Pek tabii ki güzel şeyler var ama fakat biz astrologlar ağırlıklı olarak dikkat edilmesi gereken konular olduğunda daha çok sahnede oluyoruz diyebilirim.

Güneş aktiviteleri denilen konularda uzun yıllar çalışan birisiyim. Güneş aktivitelerindeki azalışın insan sağlığı üzerinde etkileri var. Salgın hastalıkların artması söz konusu… Bunun yanında manyetik alanımızda bir zayıflama var. Böyle olunca da uzaydan gelen herhangi zararlı ışınlara daha açık oluyoruz.

3 Haziran'da Venüs’ün Güneş diski önünden içten geçiş yaptığı bir döneme girmek üzereyiz. Her Venüs-Güneş inferior kavuşumunda bir salgınla karşılaşmıyoruz pek tabii ki! Ama böyle dönemlerde salgın hastalıkların arttığını görüyoruz. Dolayısıyla nisan, mayıs ve haziran aylarında çok dikkatli olmamız gerektiğini görüyoruz.

Nisan ayına zaten maksimum derecede dikkat etmemiz gerektiği konusunda uyardık. Bilim insanları ile Sağlık Bakanlığı da uyarıyor. Şimdi önümüzdeki dönemde, iki üç hafta kadar sıkışık durum devam ediyor.

Güneş aktivitelerindeki azalış en çok 2020-2022 yılları arasında belirgin olacak. Manyetik alandaki zayıflama da gardımızın düşmesine işaret ediyor.

Venüs geçişiyle ilgili şöyle bir teori var. Venüs’ün manyetik alanının yetersiz olması nedeniyle bu gezegenin atmosferinin üst tabakasında iyonize halde bulunan gazlar Güneş rüzgarlarıyla gezegenden ayrılır ve gezegen hizalanması sırasında Venüs’ün üst atmosferinde bulunan bulut şeklinde kolonize olmuş bakteriler Dünya’nın atmosferine itilir. Kutup bölgelerinden rüzgarlar vasıtasıyla hava yoluyla yayılan bu virüsler dünya genelinde grip salgınlarına sebep olur.

Bu durum ayrıca halihazırda olan virüslerin daha etkili olmasını da işaret edebilir. Venüs inferior kavuşumundan sonraki aylarda virüs salgını tekrar atağa geçebilir. Özellikle 2020 Kasım veya Aralık ayları dikkat çekiyor. Yaz aylarında salgın bir miktar gerilese de sonbaharda, özellikle de kasım ayında yeni bir virüs dalgasıyla karşılaşabiliriz!

Hanta, zika domuz gribi, SARS, MERS, veba gibi büyük salgın haritalarına baktığımızda tutulmalar İkizler ve Yay burçlarında olduğu dönemlerde çakışıyor. Mayıs ayında Venüs İkizler burcunda geriliyor ve İkizler burcu astrolojide üst solunum yolları, ciğerlerde hassasiyet demek… Tam şu andaki virüsle alakalı durumlar.

Yani bunları endişe yaratmak için değil uyarmak için söylüyorum fakat teknoloji ve bilim tıp alanında çok hızlı gelişmeler var önümüzde. Ancak bunlar olurken çok çabuk gevşememeliyiz. Her şey bitti geçti dememeliyiz. Özellikle haziran ayında biraz iyiye gidişle beraber gardımızı düşürürsek, kalabalık ortamlarda yer almaya başlarsak her şey kötüye gidebilir.

“SONBAHAR AYLARINA DİKKAT ÇEKİYORUM”

1918 yılındaki İspanyol gribinde de aynı bu zamandaki gibi Venüs geçişi olmuş. 2012’deki MERS salgınında da olmuş. 1918'deki İspanyol gribi insanlığın en büyük kayıplarından bir tanesinin yaşandığı bir zaman dilimi… Yaklaşık 50 milyon insan hayatını kaybetmiş. Bunun 1918 ve 1919 yıllarında olduğunu görüyoruz. Üç kez dalga yapıyor. İlk dalga Mart 1918'de başlıyor. Yani Venüs geçişine yakın bir zamanda. Ve ikinci dalga yanlış hatırlamıyorsam 22 Ağustos'ta başlıyor. Bir sonraki yılın başında ise üçüncü dalga oluyor. Ben tıp insanı değilim ama bazı örneklere bakarak bu riskleri öngörüyorum ve sonbahar aylarına astrolojik açıdan dikkat çekiyorum. Tıbbın şimdi çok daha gelişmiş olduğu için hızlı çözümler bulunacağını düşünüyorum. Fakat Güneş aktivitelerinin azalması ve manyetik alandaki zayıflama başka virüslerin devreye girme riskini gösteriyor.

“2022’LERE 2023’LERE KADAR GİDEN BİR SÜREÇ GİBİ GÖRÜNÜYOR”

Satürn-Mars kavuşumunu yeni deneyimledik. Jüpiter-Mars kavuşumunu 2020 sonunda deneyimleyeceğiz. Yani bu süreç 2022 ve 2023’lere kadar giden bir süreç gibi görülüyor. Bu şekilde değil belki ama hala benzeri durumlara açık olabileceğimizi gösteriyor.

Jüpiter ve Satürn’ün 21 Aralık 2020’deki kavuşumunu astrologlar çok önemsiyor. Her 20 yılda bir kavuşum oluyor fakat bu seferki 180 yıllık yeni bir döngüyü başlatacak. Buna ‘Büyük Mutasyon’ deniyor. Bu zorluklarla beraber muhtemelen farklı bir yaşam şekline geçeceğiz. Ben şu an zorluklar yaşasak da ileride bizim için çok iyi bir zamana geçeceğimizi tahmin ediyorum.

2023-2024 yıllarında ekonomide yeni bir modele geçilebilir. Daha iyiye gitmek üzere bir takım zorluklardan geçiyoruz. “Doğaya ne yaptık, insana ne yapık” diye düşündüren bir dönemdeyiz. Bunları düşünmek üzere bir izolasyona girmiş bulunmaktayız. Bence buradan bilgeleşerek insanlık için çok daha iyisini yaparak çıkacağız.

"MAYIS VEYA HAZİRAN AYLARINDA ÜLKEMİZDEN BİLİMSEL GELİŞMELER BEKLİYORUM"

İçinde bulunduğumuz dönemde güzel gelişmeler yaşayacağımız zamanlar var. 21 Haziran’da bir Güneş Tutulması var. İnsanlığın aslında büyük bir aile olduğunu anlayacağı zamanlara gidiyoruz.
Benim başka bir umudum daha var. Ülkemizden özellikle mayıs veya haziran aylarında koronavirüse yönelik bilimsel alanda gelişmeler bekliyorum.

Sağlıcakla kalın…