Kimse kusura bakmasın ama “sosyal medyada” yalan yanlış haber yayanlara bakıyorum da, Soma’da hayatını kaybedenler için üzüldüklerini sanmıyorum.Zira amacı Soma için “yas” tutmak üzülmek olan bir insan 19 yaşındaki bir genç işçiyi 15 yaşında diye yalan, y

Kimse kusura bakmasın ama “sosyal medyada” yalan yanlış haber yayanlara bakıyorum da, Soma’da hayatını kaybedenler için üzüldüklerini sanmıyorum.

Zira amacı Soma için “yas” tutmak üzülmek olan bir insan 19 yaşındaki bir genç işçiyi 15 yaşında diye yalan, yanlış haber yapmaz.

Veya “enkaz altında bin 500 kişi var” deyip sonrada “avucunu” ovuşturup insan hayatı üzerinden “siyasi” hesap yapmaz.

Oturup üzüntüsünü paylaşır. Ölenlerin arkasından “rahmet” okur. Kalanlara “sabır” diler. Halen madende bulunan işçiler için “dua” eder…

Maalesef Soma’da bu felaket yaşandığı andan itibaren, sistemli olarak resmen bir “kışkırtma” hareketi başlatıldı.

Sanki Soma’da 300 madencinin hayatını kaybetmesi birilerini tatmin etmedi de, daha fazla “ceset” görme arayışına girdi.

Biranda “sosyal medyada” önüne gelene; “katiller, asalım, keselim” türünden yakıştırmalar yapılmaya başlandı…

Ya sokaklara ne demeli? Ellerinde yine malum “örgütlerin” bayrakları, önüne geleni yak, yık ve bunun adına da Soma’ya destek de.

Caddeleri, sokakları savaş alanına çevir, ardında da bunu “Soma’da hayatını kaybedenler için yaptık” diye palavra at.

Kimi kandırıyorsunuz? Acı paylaşmak, “yas” tutmak böyle mi olur? Soma’da hayatını kaybedenlere destek böyle mi olur…?

Yok, arkadaş “diriyi” geçtim, sizin “ölüye” bile saygınız yok. Daha cenazeler kalkmamış, insanların ciğerleri yanıyor sizin yaptığınıza bak.

İnsanlar daha cenazelerini yeni almaya başladı. Hala daha madende bulunan işçiler var. Akıbetleri de belli değil.

Durun bakalım. Hele bir Soma’da ki acılar hafiflesin. Gerekli araştırmalar yapılsın. Madende ne olup bittiği ortaya çıksın.

Kazanın nedenleri ortaya çıktıktan sonra devlet gerekli tedbirleri alacak mı, almayacak mı bir görelim.

Peşinen birlerini “yalan, dolan” ve “iftirayla” suçlayıp,sonra da bunu “fırsat” bilip olay çıkartmanın, iyi niyetle bağdaştığına beni kimse inandıramaz…

Yazık, Soma’da yaşanan felaketten sağ olarak kurtulan işçiler yaşadıklarıyla, hal ve hareketleriyle, hepimize “insanlık dersi” verdiler ama anlayana!

Onlar o haliyle ambulansa alınırken, “devlet malına zarar gelmesin” diye çizmelerini çıkartmaya çalışırken, bazıları ambulansı zevk için yakar, yıkar.

Madenci “beni bırakın arkadaşımı kurtarın” diye fedakârlık yapar, bazısı da yoldaşı üzerinden; “sen öl de, biz daha fazla olay çıkartalım” diye hesap yapar.

Onların “kömür karası yüzleri” ama tertemiz yürekleri varken bazılarının “kalpleri kömür karasına” dönmüştür. Yani onların “iflah” olması mümkün değildir.

O yüzden gelin “Soma şehitlerini rahat bırakın.” Kendi “kömür karası kalplerinizi” onların “yüzlerindeki kömür karasıyla” karıştırmayın…