Hatta yazılı açıklamasında Ak Partiyi “kirli siyasete alet” olmakla suçladı…
Öncelikle Sayın Yıldırım yazılı yaptığı açıklamasında Ak Partililerin hangi iş adamına ve hangi meclis üyelerine şantaj yaptığını açıklamalıydı…
Zira bu açıklama şantaj yapmak derecesinde bir basın bildirisidir…
Çünkü şantaj bir siyasetçinin de yazılı açıklamasıyla olur…
Öncelikle iddia eden iddiasını ispat etmelidir…
Eğer ispatı olmayan…
Kulaktan dolma…
Ya da senarist bir düşüncenin ürünü olan açıklamalar da kirli siyaset olabilir…
Ben burada Sayın Yıldırım’ın kirli siyaset yaptığını değil, tam tersine kirli siyasete alet olabilecek açıklamalarda bulunmasını eleştiriyorum…
Siyaset maalesef; bel altından vurma sanatı haline getirildi…
Siyasi arenada…
Yalanın bol olduğu…
Fitnenin çok kolay çıkartıldığı…
İhtirasların ve iftiraların fışkırdığı…
Çamurun her daim atıldığı, bir politika manzumelerine sarılan siyasi figürler, arenada cirit atıyor…
Bir oy uğruna ne fettan sözler söyleniliyor…
Olmaz…
Bu kadar da değil…
Söz gelimi…
Temiz siyaset deniyor…
Kendilerine veya temsil ettikleri kurumlarına şantaj yapıldığını iddia edenler, asıl şantajı yapıyorlarsa ne olacak?
Yakında Ak Partiye bir katılım olacak…
Bu katılımlarda MHP’li, SP’li, BBP’li üyeler de yer alacak…
Sanırım Sayın Yıldırım, partilerinden bazılarının Ak Partiye geçeceğini duydu ve onun için böylesine bir tutarsız açıklama yaptı…
Ak Partiye kızacağına neden partililerin Ak Partiye geçtiğine çözüm arasın ve/ SP’nin yaptığı politikaları bir gözden geçirsin ve/ SP’nin muhalefet yapayım diye kimlerle kol kola gezdiğine baksın…
Saadet Partisi çizgisini kaybediyor…
Sayın Yıldırım, Ak Partiyi kirli siyaset yapmakla suçlayacağına, Ak Partinin tümden yok olması için terörist gruplarla el ele olanlarla bir araya gelen Genel başkanlarına baksın…
Şimdi soruyorum kamuoyu önünde…
Şantajı yapan kim?
Sağlıcakla kalın…
