Şehirlerin kutsal topraklardaki ruhunu anlamaya çalıştığım bir süre boyunca gözlemlerimi paylaştım.

Mekke ve Medine'yi ayrı ayrı değerlendirirken aralarındaki farklar oldukça belirgin.

Mekke, sürekli bir hareketin hüküm sürdüğü, ticaretin baskın olduğu bir şehir. İnsanların oradaki koşturmacasına tanık olmanız mümkün.

Kâbe, Allah’ın evi olarak buranın kalbi ve merkezi. Bunun yanında, ticaretin yoğunluğu sebebiyle yiyecek, sebze ve meyve gibi ihtiyaçlarınızı uygun fiyatlarla kolayca temin edebilirsiniz...

Medine ise bambaşka bir atmosfer sunuyor. Yavaş, sakin ve huzur dolu bir şehir olarak dikkat çekiyor.

Medine peygamberimizin şehri olarak anılıyor, çünkü mezarı burada bulunuyor.

Ticari açıdan Mekke’ye göre daha geride olan bu şehirde, bazı şeyleri bulmak zorlaşsa da temizliği, ferahlığı ve yaşam koşulları öne çıkıyor.

Medine'nin iklimi, insan yaşamı için en uygun olan kutsal topraklar arasında yer alıyor ve bu nedenle yaşam açısından daha rahat bir şehir izlenimi veriyor...

Müslümanların maddi durumu elverdiği takdirde bu kutsal toprakları ziyaret etmeleri büyük bir anlam taşıyor.

Bu tür ziyaretler inancı güçlendirirken aynı zamanda dünyayı farklı bir gözle değerlendirme imkânı sunuyor.

Kutsal topraklar ile ilgili izlenimlerimi burada tamamlıyorum.

Yarın itibariyle Türkiye’ye ve Sakarya’ya dair gündemle yolculuğuma devam edeceğim.

Görüşmek üzere!

Sağlıcakla kalın...