275. KEZ TOPLANDILAR
Sakarya Sivil Toplum Platformu (SASTOP) 275.Genel Toplantısı Elegant Kafe'de gerçekleştirdi. Toplantıda öncelikle İsrail'in, Gazze'de insanlık dışı ve adeta katliam yapmasını şiddetle kınayan SASTOP üyeleri BM ve Dünya ülkelerinin bu katliamı durdurmalarını beklediklerini ifade etti. SASTOP tarafından Büyükşehir Belediye başkanı Ekrem Yüce'ye raylı sistem için teşekkür de edildi. SASTOP tarafından gerçekleştirilen toplantıda, Sakarya'nın geleceğini etkileyecek konularda özellikle deprem , Sapanca Gölü, Ada Treni ve konularında istişarelerde bulunuldu.
RİSK DÜZEYİ YÜKSEK
Toplantıda SASTOP'un hazırladığı yeni deprem raporu Sakarya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu 'SASTOP' Başkanı Önder Döker, tarafından okundu. Döker, şu ifadelere yer verdi; "Adapazarı ilçemiz Sakarya İlimizin nüfus bakımından 281bin 489 kişi ile en büyük ilçesidir. Yüzölçümü de 326 Km2'dir. Nüfus yoğunluğu bakımından 863 kişi ile insanların yoğun yaşadığı bir ilçesidir.İlçemizin zemininin alüvyonlu olması nedeni ile şehir merkezinin risk oranı çok yüksek olduğu Sakarya Üniversitesi uzmanları tarafından da dikkat çekilmektedir. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Başkanı tarafından açıklanan 1999 depremi öncesi 4 kat ve üzeri olan 6 bin konut bulunduğu riskli binaların 20 bin bağımsızdan teşkil ettiğini ifade etmişlerdir. Adapazarı’nın depreme hazırlığını sadece Büyükşehir Belediyesinin yapacağı çalışmalara bırakmak doğru bir yaklaşım değildir. Sakarya Üniversitesi uzmanların ifadeleri ile maç tabiri ile son uzatmaların olduğunu ifade ederek doksan artılarda olduğunu dikkat çekmektedir.
SAÜ AFAD ARASINDA PROTOKOL
Öncelikle Sakarya Üniversitesi, AFAD ile acilen bir protokol imzalanmalıdır. Belediyede acilen yapı ve zemin inceleme bölümünü bir müdüriyette ihdas etmelidir. Risk Alanı ve Riskli Yapı’ları tespit ederek gereken önlemler alınmalıdır. Güçlendirilmesi gereken ve yıkılması gereken binalar tespit edilmeli, gereken çalışmalar yapılmalıdır. İlçemizin zeminine göre kat taşıma güçlerinin belirlenmesi riskin azaltılması bakımından önemlidir. Yapılacak çalışmalar sonunda elde edilecek sonuçlar bina kimlik sistemlerine aktarılmalıdır.
ÖZEL BİR İMAR YASASI
Bu işlemler belediye bütçesinden karşılanmalıdır. Çünkü halkın gayrisafi milli hasıladan aldığı pay Sakarya Marmara bölgesinde 11 il içinde 9'uncu ildir. Büyükşehir ve Adapazarı meclisinden geçen Riskli Yapıların Dönüşümüne ilişkin hükümler değiştirilerek 3 yıllık özel bir imar yasasından istifade etmeleri için belediyeler tarafından hak sahipleri zorlanmalıdır. Çünkü binalar var olan kat sayıları kadar kat yapabileceklerdir.
KENTSEL DÖNÜŞÜM HIZLANMALI
Geçmişte yapılan imar barışından istifade eden binalar özellikle incelenmeli ve gereği yapılmalıdır. Adapazarı olarak kentsel dönüşüm uygulanmalarına hız verilmelidir. Belediye olarak acilen deprem kuşağında olmayan bir başka ilçe ile kardeşlik bağları kurmalıdır. Deprem sonrasın da ilk müdahale edebilecek ekipman ve diğer ihtiyaçlar üzerinde bilhassa iş makineleri kullanabilecek ehliyetli kişiler üzerinde çalışılmalıdır.
ANINDA MÜDAHALE EDİLMELİ
Adapazarı’na yakın olan Zonguldak'ta bulunan maden ocaklarındaki madenciler ile görüşmeler yapılarak önceden gerekli düzenlemeler ile anında müdahale etmeleri şimdiden planlanmalıdır. Kentte bulunan inşaat firmalarına ve diğer firmalara ait iş makineleri kurtarma çalışmalarında kesinlikle iyi bir organize ile kullanıma hazır durum planları yapılmalıdır. Belediye olarak tespit edilmiş olan 153 toplanma bölgesini halka açıklanmalıdır. Oralarda deprem sonrası gerekli olan insani ihtiyaçların varlığı tekrar gözden geçirilmelidir.
KONTEYNER HAZIRLANMALI
AFAD ile ortaklaşa olarak 84 mahallede acil kurtarma çalışmalarında gerekli olan alet, edevat ile jeneratör gibi acil gerekli malzemeler için konteynerler hazırlanmalı mahalle muhtarlarına teslim edilmelidir. Afet ve acil durumlarda görevli “ gönüllü arama-kurtarma personeli sayısını ağırlıklı olarak belediye bünyesinde kurulacak birimle AFAD eğitim vererek artırmalıdır. Kırsal mahalle olan yerlere ihtiyaçlarına göre araç gereç tahsis edip muhtarlara sorumluluk verilmelidir.
GEREKLİ ADIMLAR ATILMALI!
Şehirde deprem kültürünün gerçekleşmesi ve bilinçlenmenin artması için gerekli adımları atmalıdır. Binalar yaşatır, binalar öldürür gibi anlayışları topluma yerleştirmeye çalışmalıdır. Halkın evinde de gerekli önlemleri almaları şeklinde eğitim ve bilinçlendirmelidir. Depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz ama neler yapmamız gerektiğini biliyoruz. Son olarak yaşamak istiyorsak depremden korunmalı, depremle yaşamak demek, önceden önlem almak demektir."