Halit Evin’in son günlerde medyada ardı ardına çıkan açıklamalarına bakınca insan bir tuhaf oluyor; Hazreti kim yetiştirip ‘meydana’ salıvermişse, aşk olsun!..Oktay Sarı’nın sunduğu ‘Sporyum’ programına katılan Halit Evin demiş ki:“-Zeki Toçoğlu hem şehr

 

Halit Evin’in son günlerde medyada ardı ardına çıkan açıklamalarına bakınca insan bir tuhaf oluyor; Hazreti kim yetiştirip ‘meydana’ salıvermişse, aşk olsun!..

Oktay Sarı’nın sunduğu ‘Sporyum’ programına katılan Halit Evin demiş ki:

“-Zeki Toçoğlu hem şehrin hem bizim büyüğümüzdür. Gerekirse dövsün.”

Lafa bak sen!..

Küçüklüğün dışavurumu bu olsa gerek…

Bu kafa Sakaryaspor’a ‘baş’ olsa ne olur, olmasa ne olur?

***

Bektaşi akşamüstü şişe elinde, hem demleniyor, hem sallana sallana yürüyorken köşe başında bir dilenciye rastlamış; bir göz kör, kafa yamuk, kol çarpık, sırt kambur; zavallı düşkün önüne mendil açmış, üç beş kuruş bekliyor; Baba Erenler elini cebine atmış metelik yok…

Birden aklına gelmiş, elindeki rakı şişesini uzatıp seslenmiş:

-     Ulan, demiş, para yok bende, şu yetmişlikten çek bir fırt…

Dilenci:

-     Olmaz, diye karşı çıkmış, günahtır, çarpılırım…

Bektaşi adamı sözmüş:

-     Ulan çarpılırsan düzelirsin!..

Sayın Evin’in insanı küçülten çarpık konuşmasının neresini düzelteceksin?

Fikir keşmekeşi bakımından allak bullak bir kafa nasıl düzeltmek için Bektaşi’nin tavsiyesi:

-     Çek bir fırt!..

Halit Bey’in içmediğini biliyoruz; bu yüzden çarpılıp düzelemeyecek…

Ne var ki çarpılmadan düzelmesi de olanaksız!..

***

Dün, bizim gazetede Ergun Kaftancı ve Ferruh Bulut’un yazılarını okumuşsunuzdur.

Arkadaşlarımız yazılarında, Evin’in bir başka açıklamasını irdelemişler.

Halit Evin bir gazeteye yaptığı açıklamada demiş ki:

“Bu şehirde kalem silahşorluğu yapanlar var. Basın işine soyunur ve kalem silahşorluğunu istersem bitiririm…”

Pek ünlü bir tekerleme vardır:

Sen seni bil…

Sen seni…

Sen seni bilmez isen…

Bildirirler haddini…

Kaftancı ve Bulut’un ellerine sağlık, meslek onuru adına, söz sahibinin yüzüne tokadı aşkederek haddini bildirmişler…

Kafayı görüyor musunuz?

Sayın Evin sözü, “Ben varlıklıyım, istersem televizyon ve gazete satın alırım” demeye getiriyor.

Elbet, isterse Halit Bey de medya sahibi olabilir; ama, kendisini medyasında çalıştıracağı gazetecilerin de sahibi olabileceğine inandırması tuhaf değil mi?

Medyadaki yem borusuna bağlı ‘Halit Evinci’ arkadaşların durumu zor…

Hem de çok zor…

Neden?

Bundan sonra işleri daha zor…

Toçoğlu ile olası ilişkilerinde kişiliğini sergileyen, medyaya yönelik açıklamasıyla da gazeteciliği ucuzlatan birini savunmak kolay mı?

***

Sayın Evin, kimi söz ve eylemlerini eleştiren gazetecilere saldıracağına, yalakalıkta düz duvara tırmanma beceresi gösteren çevresindeki gazetecilere dikkat etsin.

Gerçekte spor medyası ile gül gibi geçinen Sakaryaspor başkan adayının faullü sözleri gazetelerde konuşulmaya başladı mı ne olur?

Ne mi olur?

Maymunun biri aslanı uykudayken öpmüş, kaçmış; küplere binen aslan maymunu aramaya başlamış…

Maymun bir gazeteyi açıp arkasına gizlenmiş:

Aslan seslenmiş:

-     Buralarda bir maymun gördün mü?

Maymun gazetenin ardından soruyu yanıtlamış:

-     Şu aslanı öpen maymun mu?

Aslan :

-     Tuh! Şimdiden gazeteye mi geçti?