Erkul, kalp hastalıklarının görülme sıklığının son yıllarda hızla artmasına karşın tıpta ve teknolojide yaşanan gelişmeler sayesinde kalp hastalıklarının tedavisinin de geliştiğine ve kalpten ölüm oranlarının azaldığına dikkat çekti.
Erkul, kalp hastalıklarının dünyada olduğu gibi Türkiye'de de ölüm nedenleri arasında başı çektiğini ve ani ölüm nedenleri arasında da ilk sırada yer aldığını ifade etti.
Artık çocukluk yaşlarına kadar inen hareketsizlik, obezite ve sağlıksız beslenmenin kalp hastalıklarına davetiye çıkardığı belirten Beyhekim Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mustafa Erkul, “Hazır gıda tüketimi ve sigaranın yanı sıra stres de kalbi vuran faktörler arasında bulunuyor. Bu nedenle kalp hastalıklarının görülme sıklığı son yıllarda hızla artıyor. Buna karşın tıpta ve teknolojide yaşanan gelişmeler sayesinde kalp hastalıklarının tedavisi hızla gelişiyor ve kalpten ölüm oranları giderek azalıyor. Türkiye'de yaklaşık 3 milyon koroner kalp hastası bulunuyor ve her 7 kişiden biri de kalp krizi riskiyle karşı karşıya. Kalp hastalıkları ani ölüm nedenleri arasında da başı çekiyor. Rahatsızlık sinsi bir şekilde can alabiliyor. Bu nedenle kalp ürkütücü ve korkutucu bir organ olarak algılanıyor. Buna karşın son yıllarda tıpta ve teknolojideki gelişmeler sayesinde tedavi yöntemleri de hızla gelişiyor. Artık tek bir iğne deliğinden girilerek kalp hastalıklarını tedavi edebilmek mümkün hale geldi.
Geçmişte hastane içi kalp krizinden ölümler yüzde 15 seviyelerinde iken bugün bu oranın yüzde 2-5 seviyelerine kadar geriledi” dedi.
Bir kalp krizi hastasının ne kadar erken teşhis edilir, ne kadar erken hastaneye ulaştırılır ve ne kadar erken doğru tedaviye başlanırsa, ölüm oranının o kadar düşürüldüğünü vurgulayan Erkul, "Artık biz hasta insandan korkmuyoruz, teşhis edilmemiş ve geç kalınmış insandan korkuyoruz” diye konuştu.
Buna karşın günümüzde genç yaşlı demeden kalp hastalıklarının görülme sıklığının giderek arttığına dikkat çeken Erkul, “Çocuk yaşlardan itibaren hareketsiz yaşam tarzındaki artış, spor yapma alışkanlığının olmaması, kötü ve hazır beslenme, hazır gıdalarla kontrolsüz beslenme, ileri yaşlarda hipertansiyon ve kolesterolün kontrolsüz bırakılması ve sigara kalp hastalıklarının görülme sıklığını artırıyor. Hatta küçük yaşlara çekiyor” dedi.
Kalbi vuran faktörleri de sıralayan Erkul, “Tuzlu, şekerli ve aşırı yağlı gıda tüketimi, lezzeti artırıcı aromalar ve birçok katkı maddesi içeren hazır gıdalar, egzersiz yapmamak, hareketsiz yaşam tarzı, fazla kilo, sağlıksız beslenmek ve kalple ilgili sinyalleri dikkate almamak” diye konuştu.
Aşırı stresin de kalp üzerinde son derece olumsuz etkisi olduğuna dikkati çeken Erkul, "Stres demek adrenalin demek. Adrenalin demek ise damar ve organ hasarı demektir. Bir vücutta bazal olarak yükselen adrenalin seviyesi ne kadar fazlaysa o kişinin organlarının ve damarlarının ve kalbinin maruz kaldığı stres de o derece fazladır" ifadelerini kullandı.
Erkul, aşırı stresin organların daha erken yaşlanmasına, hücrelerin daha erken bozulmasına ve daha erken ölmesine neden olarak pek çok hastalığa davetiye çıkardığını da kaydetti.
Next