Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Sakarya’da 2014 Temmuz ayı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı araç sayısı 218 bin 989 olarak açıklandı.Bunlardan 107 bin 745’i otomobil, 4 bin 621’i ise minibüslerden oluşuyor. Otobüs sayısı ise 3 bin 241. Diğerleri
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Sakarya’da 2014 Temmuz ayı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı araç sayısı 218 bin 989 olarak açıklandı.
Bunlardan 107 bin 745’i otomobil, 4 bin 621’i ise minibüslerden oluşuyor. Otobüs sayısı ise 3 bin 241. Diğerleri de kamyon, motosiklet vs. olarak sıralanıyor.
Kabaca bunlardan 150 ile 200 bin arası motorlu taşıt her gün Adapazarı içinde bir şekilde trafiğe çıkıyor.
Bu da şehir içi trafiğin özellikle sabah ve akşam saatlerinde neden kilitlendiğini ve haddinden fazla maddi hasarlı trafik kazası yaşandığını çok iyi anlatıyor…
Elbette kimseye “taşıt almayın” veya “trafiğe çıkmayın” diyecek halimiz yok. İnsanlar araç kullanıyorsa bir şekilde trafiğe çıkacak.
Kaldı ki sabah ve akşam saatleri ağırlıklı olmak üzere trafiği içinden çıkılmaz bir hale sokanlar sadece özel otomobiller değil.
Bence şehir içindeki trafiğin bu kadar sıkışmasında başı minibüsler ve şehirde cirit atan koca, koca otobüsler çekiyor.
Buna bir de adım başı konan ışıklar ve yetersiz yollar eklenince ortada şehir içi trafik diye bir şey kalmıyor…
Adapazarı’nın trafiği maalesef konum ve alan itibariyle Orhan Cami ile Yeni Cami arasında sıkıştı kaldı.
Neredeyse “her yol Bulvar’dan geçer” bir konum aldı. Özeli, tüzeli, büyüğü, küçüğü her cins aracı Bulvar trafiğinde görmeniz mümkün.
Özellikle akşam saatlerinde çift sıra parklar da yolları işgal edince, doğal olarak maddi hasarlı kazalar ve sürücüler arasındaki kavgalar kaçınılmaz oluyor…
Ben şahsen Bulvar’da ki trafiğin her ne şart altında olursa olsun düzenlenebilir bir tarafı olduğuna inanmıyorum.
Nitekim düzenleme adına, Orhan Cami ile Yeni Cami arasında ki topu topu 800 metrelik mesafeye tam dört adet sinyalizasyon koyuldu.
Hani bu sinyalizasyon dedikleri “akıllı” olup Orhan Cami şıklarından çıkıp Yeni Cami ışıklarında sizi durdurmadan geçirse tamam!
Belki o zaman nispeten sıkışıklık önlenebilir. Ama ne mümkün! Birinden geçemeden anında öteki ışığa yakalanıyorsunuz…
Doğrusunu isterseniz Bulvar’ın konumu itibariyle Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı’nın da yapacağı fazla bir şey olduğunu sanmıyorum.
O güzergâhta yapılacak olanlar zaten yapıldı. Artık bundan sonra Bulvar trafiğini rahatlatmak adına ne yapılırsa yapılsın derde çare olmayacaktır.
O halde insanları daha fazla strese sokmadan Bulvar’da daha fazla yaralamalı ve maddi hasarlı kazalara sebebiyet vermemek adına yapılacak bir şey kaldı.
Gelin uygulamasını diğer büyükşehir belediyelerinde gördüğümüz gibi, Bulvar’ı motorlu araç trafiğine kapatın.
Alternatif yollar üretip şehir içi trafik akışını buralara verip, “Bulvarı bisikletlere bırakın.” Bu işin başka çözümü yok…
Next