KALICI ÇÖZÜM

Gıda enflasyonunun en yüksek seyrettiği, geniş kesimlerin temel gıdalara erişim güçlüğü yaşadığı ülkeler sıralamasında dünyada ilk beş ülke arasında yer alan Türkiye’nin önümüzdeki aylarda daha üst sıralara çıkacağının işareti TÜİK’in açıkladığı eylül ayı tarımsal üretim fiyat endeksinde (Tarım-ÜFE) gerçekleşen enflasyon artışıyla geldi. Türkiye’de gıda fiyatlarının yüksekliği, üretime verilen desteklerin yetersizliğini ısrarla dile getirmemize karşılık, iktidar soruna temelden ve kalıcı çözüm yerine günü kurtarma peşinde. Üretici maliyetlerindeki artışın katlanarak sürmesi, üreticilerin üretimden kopuş ve vazgeçme süreçlerinin hızlanacağını gösteriyor.

SERT YÜKSELİŞLER

Eylül ayında Tarım-ÜFE’deki artış ağustosa göre bir ayda yüzde 7,14 olurken, ocak-eylül dönemi 9 ayda yüzde 113,98’yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre yıllık Tarım-ÜFE artışı ise yüzde 156 seviyesine ulaştı. Tarım-ÜFE endeksinde kapsanan 84 gıda maddesi ve üründen 48’inin ortalama fiyatında sert yükselişler gerçekleşti. Tarım-ÜFE’deki bu gelişme önümüzdeki aylarda üretim maliyetlerindeki yükselişin hızlanacağını, üretici fiyatındaki yükselişlerin market ve Pazar fiyatlarına daha yüklü zamlar olarak yansıyacağını gösteriyor.

ENFLASYONUN TAHRİBATI

Bu maliyet artışları üreticinin üretimden vazgeçmesini beraberinde getirecek. TL’deki değer kaybı, kurlardaki yükseliş, döviz rezervlerindeki darboğaz ithalat yoluna gidilerek ürün açıklarının kapatılmasını güçleştireceği gibi, ithal ürün fiyatlarının iç pazardaki satış fiyatları halkın alım gücünü zorlayacak. İktidar seçim ekonomisiyle yılbaşında asgari ücrette, emekli maaşlarında, memur aylıklarında enflasyonun tahribatını giderme vaadini dile getirse de gıda enflasyonu ve fiyatların ulaşacağı seviyeler, bu yılbaşında ve temmuz maaş zamlarından sonra yaşandığı gibi, yapılacak ücret zamlarının bir-iki ayda enflasyon ve zamlar karşısında eksiye düşmesini kaçınılmaz kılacak.

SON VERMEYE KARARLIYIZ

İktidar başta tarım olmak üzere üreticilerin girdi maliyetlerini ilk etapta sübvanse etmeli, üreticilerin girdi maliyetlerini oluşturan hammadde ve ara malların fiyatlarında kalıcı istikrar sağlayacak tedbirleri acilen almalıdır. Hakkın, hukukun ve adaletin sağlanmadığı, çocukların yatağa aç girdiği, en temel haklarının istismar edildiği bu düzene son vermeye kararlıyız. Az kaldı! İlk seçimlerden sonra eşit, adil ve özgür bir geleceği halkımıza sunmak için geliyoruz.”