"GERÇEK YOK OLMUYOR" Başkan Çetin, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Her kim olursa olsun ve her ne şartta yaşıyor olursa olsun, her birey sosyal hayatın bir parçasıdır ve toplumsal yaşam hakkına sahiptir. Sosyal yaşamın gereği olan toplu taşıma da gündelik yaşamın en çok tercih edilen ulaşım şeklidir. Hele de gelişen ve hızla büyüyen şehirlerde, herkes toplu taşımayı tercih ediyor ve etmelidir de. Ülkenin ve hatta dünyanın bu olumsuz gerçeğini göz ardı etmekle, üstünü örtmekle gerçek yok olmuyor. Konuşmaktan kaçınılan konular, döner dolaşır yakınınızda tecelli eder. Kadınlarımızın, toplu taşıma araçlarında özgürce yolculuk yapabildiği; sokakta, sabahın erken saatlerinde ya da gecenin bir yarısında özgürce dolaşabildiği bir dünya, bir ülke ve bir kent imkânsız değil. "DAHA DA DERİNLEŞTİRİR" Kadınların toplu taşıma araçlarında tacize ve şiddete uğrama sorunları arttıkça 'pembe taksi, pembe metrobüs' uygulamaları daha çok gündeme gelmeye başladı. Bu uygulamalar kadınların toplu taşıma araçlarında yaşadığı taciz sorununu çözer mi? Kadınların kentsel kamusal mekânda görünmez kılmaya çalışan bu tür uygulamalar sorunu çözmek bir yana daha da derinleştirir. Sorun ancak kadının görünür olmasının doğallaşması, sıradanlaşması ile çözülebilir. Son yıllarda siyaset adına, dinin ve kadınların alet edildiği birçok akıl dışı olayla karşılaşıyoruz. Bu olaylar kadın-erkek eşitliği açısından derin çukurlar açıyor. Bu derinlik de ciddi sonuçlar doğuran şiddet vakalarına yol açıyor. "ŞEHİRLER KADINLARINDIR" Kadınların ve kız çocuklarının güvenliği yalnızca motorlu ulaşım taşıtlarıyla sınırlı kalmamalı. Kadınlar yürüyüş yollarında, ara caddelerde, bisiklet yollarında, meydanlarda yani genel olarak kamu alanlarının tamamında kendilerini daha yaşanabilir bir ortamda ve güvende hissetmelidir. Güvenli toplu taşıma; kadınların güvenli ve özgür yolculuk hakkı, şehir olanaklarından yararlanma hakkı gibi haklarını kullanması için ön koşuldur. "KADINLARIN TALEPLERİ" CHP olarak Sakarya Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere kentin ulaşım sistemini kontrol eden bütün kurumları göreve davet ediyoruz; kadına yönelik şiddet, taciz vs. konularında sabıkası bulunanlara ticari araç plakası verilmemesi ve şoför olarak çalıştırılmamasını, kadınlarımızın akşam 22.00’den itibaren güzergâh üzerinde durak harici olarak, talep etmeleri halinde otobüsten inebilmeleri sağlanmalı, kent içi ulaşım rotaları belirlenirken kadınların talepleri öncelenmeli. Taşıma hizmeti veren bütün personel periyodik olarak psikolojik testlerden geçirilip ruh ve beden sağlıklarının yerinde olup olmadığı kontrol edilmeli. Araç ve duraklarda her türlü taciz ve şiddeti önlemeye yönelik teknolojik ve fiziki alt yapı oluşturulmalı. "KADIN KOTASI KONULMALI" Çoğu Büyükşehirlerde uygulandığı gibi toplu taşıma araçlarını kullanmada kadın istihdamı özendirilmeli gerek taksi gerek minibüs gerekse belediye bünyesinde toplu taşıma hizmetlerinde belirli oranda kadın kotası konulmalıdır. Buradan Sakarya’nın toplu taşıma sistemini düzenleyen tüm kurum ve kuruluşlara bir kez daha sesleniyorum; toplu taşıma araçlarınızda tacize yer vermeme kararlılığını gösterin, anında müdahale ve şikâyet mekanizmalarını geliştirin, kadınların kamusal alanda eşit ve güvenli bir şekilde var olma hakkını teslim edin, koruyun…!”