Son KHK ile 15- 16 Temmuz arasında bu ülkeyi “FETÖ’ye” teslim etmemek için mücadele verenlere “koruma zırhı” verildi.

Buna göre 15- 16 Temmuz’da vatanı ele geçirmek için tanklı, tüfekli hatta uçaklı saldırıya geçenlere karşı duran “kahramanlar” yargılanmayacak.

Aslına bakarsanız bu konuda KHK’ya bile gerek yok ama demek ki birileri rahat durmuyor ki böyle bir KHK’ya gerek duyuldu…

İyi ki de böyle bir KHK çıkartılmış. Baksanıza birileri bu kararnameden bile oldukça rahatsız olmuş.

Utanmasalar 15 Temmuz akşamı “FETÖ’nün” eli silahlı teröristlerine karşı koyup vatanı savundular diye binlerce insanı yargılayacaklar.

Ne yapacaktı bu millet? Birileri gibi “FETÖ’nün” bu ülkeyi ele geçirmesini evinde televizyon başında izleyecek miydi…?

Kimse kusura bakmasın, 15 Temmuz akşamı tankın önüne yatan, mermilere göğsünü siper eden, uçaklara kafa tutan bu insanlara hepimiz teşekkür borçluyuz.

Eğer bu insanlar olmasaydı bugün Türkiye bambaşka bir durumda olur ve belki de birçoğumuz ya “toprak altında” ya da “toplama kamplarında” olurduk.

Dolayısıyla bu “kahramanlara” şüpheyle bakmak şöyle dursun onlara “madalya” takmalıyız “madalya…”

Tekrar ediyorum, 15 Temmuz akşamı sokağa çıkan ve bu ülkeyi savunan “kahramanları” korumak için KHK çıkartmak bile doğru değildir.

Birçoğumuz yüreğimiz yetmediği için evden dışarı çıkamazken bu insanlar ülkelerini savunmak adına canlarını ortaya koydu.

Onlar bu vatanı savunurken 250 “kahraman” şehit oldu. Binlercesi de “gazi.” Şimdi utanmadan bir de bunları yargılayacak mıydık…?

15 Temmuz akşamı vatanını müdafaa etmek amacıyla canını ortaya koyan insanları “zan” altında bırakmaya çalışmaya kimsenin hakkı yoktur.

Onlar bu ülkenin isimsiz “kahramanlarıdır.” Bugün Türkiye “işgal” altında değilse bunu da o “kahramanlara” borçluyuz.

Dolayısıyla asıl “hainleri” unutup canıyla, kanıyla bu ülkeyi savunanlara “terörist” muamelesi yapmaya kalkmanın ne anlama geldiği ortadadır…

Neticede bir gün yine bu ülke müdafaa mecburiyetinde kalırsa, bu “kahramanlar” yine “vazifeye atılmak için, içinde bulunduğu imkân ve şeraiti düşünmeyecektir.”

Hele vatanı müdafaa için canını, kanını ortaya koyarken; “yarın bizi yargılarlar mı” diye asla düşünmeyecektir.

Öyle ya, “vatanı savunmak ne zamandan beri suç oldu?” Açıkça kimin tarafında olduğunuzu söyleyin de bilelim…!