Bir zamanlar bu şehirde Türkiye Zirai Donatım Kurumu, “TZDK” vardı.

Bugünkü “Kent Park” alanında devasa bir fabrikaydı.

Vatandaş arasındaki adı da kısaca “Donatım Fabrikasıydı.”

Bu fabrikanın Sakarya için önemi öyle büyüktü ki koca bir semte adı verilmişti.

Hala daha “Donatım” olarak bilinen semt o fabrikanın adıyla bilinir…!

***

O zamanlar “TZDK’da” çalışmak bir ayrıcalıktı.

Hatta kız istemeye gidip; “oğlunuz ne iş yapıyor” şeklinde bir soruyla karşılaştığınızda; “Donatım’da çalışıyor” demeniz yeterdi.

Kız tarafı; “Kızımızı ne doktorlar, mühendisler istedi de vermedik. Nasipse olur” demeden kızını hemen “Donatım” işçisine verirdi.

Olur ya; erkek tarafı vazgeçer diye de kız istendiği gece hemen “söz” kesilip “yüzükler” takılır ve uzatmadan “nişan, düğün” ikisi bir arada yapılırdı…!

***

Hatırlıyorum da “70’li” yılların sonu ve “80’lerin” başında çıraklık yaptığım dönemlerde her sabah “Donatım Fabrikası’nın” önünden geçerdim.

Sabah işçilerin mesai başlamadan önce “Donatım Fabrikasına” girmek için oluşturdukları kuyrukları hayran hayran izlerdim.

Ellerinde kartlar makineye sokup basarlardı.

Hatta unutmasınlar diye de koca bir tabelada “kartını basmayı unutma” diye yazardı.

Bize de bu fabrikada çalışmak “nasip” olacak mı diye hayal ederdik.

Öyle ya yarın kız istemeye gittiğimizde; “oğlunuz ne iş yapıyor diye” soracaklardı.

Bizimkiler de göğsünü gere gere “Donatım Fabrikası’nda” diyecekti.

Rahmetli Cem Karaca’nın meşhur şarkısı “tamirci çırağının” başka bir versiyonu gibi…!

***

Peki, sonra ne oldu?

“Donatım Fabrikası” maalesef “özelleştirilemediği” için kapandı gitti.

Zira benim çıraklık yaptığım dönemde “Donatım Fabrikası” meşhur “Ford Traktörlerini” üretiyordu.

Ancak daha sonra ne olduysa “Ford Firması” ile “Donatım Fabrikası” arasında bir anlaşmazlık oldu ve üretim durdu.

Uzunca bir süre “Donatım Fabrikası” bir tek traktör üretmedi.

Ancak işçiler ve memurlar “bas kartını al maaşını” günlerini geçirmeye başladı.

“Donatım Fabrikası’nın” traktör üretmemesi kimsenin umurunda olmadı…!

***

Ancak daha sonra “Donatım Fabrikası” başka bir firma olan “Steyr” ile anlaştı.

Bir müddet de “Steyr Traktörleri” üretilmeye başlandı.

Ancak bu da uzun süreli olmadı.

“Steyr” ile de anlaşma bozulunca “Donatım Fabrikası” bir kez daha şartelleri indirdi.

Bu tarihten sonra da devlet hiçbir üretim yapmayan “Donatım Fabrikası” işçilerine ve memurlarına maaşlarını ödemeye devam etti…!

***

Bu gidişata son vermek üzere rahmetli Necmettin Erbakan “Başak Traktör” adı altında tamamen Türk Malı bir traktör üretilmesi için gayret gösterdi.

Tamamen Türk mühendisleri tarafından geliştirilen bu traktörün “Donatım Fabrikası’nda” üretilmesini teklif etti.

Herkes karşı çıktı.

Hatta “Başak Traktörle” dalga bile geçildi.

Başlangıçta “bahçe traktörü” olarak tasarlanan “Başak Traktör” ile ilgili denmedik laf kalmadı.

Sonuçta “Donatım Fabrikası’na” bağlı ancak “TZDK” arsaları dışında bir alanda “Başak Traktörün” üretilmesine karar verildi.

Bugün halen “Başak Traktör” olarak faaliyet gösteren alanda fabrika kuruldu…!

***

Ancak asıl traktör üretmesi gereken “Donatım Fabrikası” bir türlü faaliyete geçemedi.

O zamanlar bırakın “özelleştirmeyi” fabrikayı “kiralamayı” bile ağza almak mümkün değildi.

Sonuçta traktör üretmek için kurulan “Donatım Fabrikası” kapanma noktasına geldi.

Zamanın ekonomik şartları da “Donatım Fabrikası’nın” kapanma sürecini hızlandırınca koca fabrika tarih oldu…!

***

Oysa “Donatım Fabrikası’nda” Türk mühendis ve işçileri çok rahat Türk Malı bir traktör üretebilirdi.

Fabrika buna fazlasıyla müsaitti.

Ancak kimse bu işe ön ayak olmadı.

“Donatım Fabrikası’nda” çalışan teknisyeninden, müdürüne, işçisinden memuruna kimse bu konuya kafa patlatmadı.

Birçoğu; “Benim emekliliğim geldi. Biraz daha idare etsin. Ben emekli olduktan sonra ne olursa olsun” havasındaydı.

“Donatım fabrikası” işçileri de; “Nasılsa bizi sokağa atmazlar. Bir fabrikada görev veririler” deyip “ağustos böceği” misali günlerini geçirdi.

Sonuç malum.

Koskoca Türkiye Zirai Donatım Fabrikası kapanıp gitti…!

***

Bugün “Tank palet Fabrikası’nın” geleceğinin de “Donatım Fabrikası” ile aynı olmayacağını kimse söyleyemez.

Zira kurulduğu tarihten buyana “Tank Palet Fabrikası” basit bir anlatımla “tamirhaneden” farklı bir yapıya kavuşamadı.

Bugüne kadar “Tank Palet Fabrikası’nın” mühendisleri Sakarya'da dünyanın en modern tanklarının üretildiğini cümle aleme göstermeliydi.

En küçük vidasından “motoruna” kadar bütün üretimler “Tank Palet Fabrikası’nda” yapılmalıydı.

Ancak olmadı.

Bu şartlarda olması da mümkün değil…!

***

İster kızın isterseniz dünkü yazımda olduğu gibi, hakaretlerinizi bu yazımda da devam ettirin.

Ancak daha düne kadar “Tank Palet Fabrikası’nın” nerede olduğundan bile habersiz bazı zevatın dolmuşuna da gelmeyin.

Kimse “tank Palet Fabrikası’nın” zamanında “Donatım fabrikası” gibi kapanmasını istemiyor.

Tam tersi “Tank” konusunda dünyada bir numara olmasını istiyor.

Ancak bu mevcut yapıyla da olmuyor.

Bunun için izlenecek yol bellidir…!