Hafta sonu “şehit cenazesinde” CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırının yankıları sürüyor.

Doğrusu “şehit cenazesinde” yaşanan bu hadise hiç hoş olmadı.

Ne olursa olsun, kim olursa olsun bu yaşananları kimse hak etmiyor.

Hele siyasilere bu tür saldırıların olması hiç hoş değil.

Dolayısıyla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan bu saldırının masumane hiçbir yanı da yoktur.

Kemal Kılıçdaroğlu’na biz de “geçmiş olsun” dileklerimizi iletiyoruz.

İnşallah bir daha böyle olaylar yaşanmaz…!

***

Tabi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan bu saldırının yanlışlığı kadar olay sonrası ortamı “germeye” çalışanların tutumu da bir o kadar yanlıştır.

Nitekim takip ettiğimiz kadarıyla “sosyal medya” üzerinden ciddi bir “gerginlik” çıkartmaya çalışanlar da anında harekete geçti.

Bir anda “sosyal medya” hareketlendi.

Sanki ortam kollanıyormuş gibi “sosyal medya” üzerinden “kin” ve “nefret” kusan “paylaşımlar” başladı.

Ortalık “küfür” ve “tehditten” geçilmiyor…!

***

Ne yalan söyleyeyim “sosyal medyaya” girip şöyle bir göz atmak içimden gelmiyor.

Zira yapılan “paylaşımları” gördükçe içim daralıyor.

Günyüzü görmemiş ne laflar ne hakaretler!

Yanlışlıkla birine tek kelime edecek olsan yandın.

Laf da yetiştiremezsin!

O yüzden bir müddet “sosyal medyaya” girmemek en iyisi…!

***

Aslına bakarsanız böyle davranmakla CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na haksızlık ediliyor.

“Sosyal medya” üzerinden yapılan bu yazışmalar yüzünden Kemal Kılçdaroğlu’na yapılan saldırı gölgelenmeye çalışılıyor.

Oysa Kemal Kılıçdaroğlu çıkıp gayet “sağduyulu” bir şekilde açıklamasını yaptı.

Herkesi “sükûnete” davet etti.

Sakin olunmasını istedi.

Yapılan saldırıdaki “faillerin” bulunmasını istedi.

Doğrusu da buydu.

Öyleyse gelin Kemal Kılıçdaroğlu’na haksızlık etmeyin…!

***

Bu “gerginliği” bir şekilde yumuşatmak lazım!

Seçimler bitti.

Herkes “eteklerindeki taşı döktü.”

Artık bu saatten sonra ortalığı “germenin” kimseye faydası olmaz.

Tabi ortalığı yumuşatacak olanlar da siyasilerdir.

Bu nasıl olur bilemeyiz.

Bütün siyasi partiler bir araya mı gelir?

TBMM’de bütün siyasi partilerin altına imza attığı bir açıklama mı yapılır?

Ne yapılacaksa, nasıl bir yol izlenecekse bu “gergin” ortam bir şekilde yumuşatılmalıdır.

Nitekim bu “gerginliğin” ne bu ülkeye ne de bu millete bir faydası yoktur…!