Medyadetay.com Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Gümüşel, gar binasının kaldırılması gerektiğine yazısında vurgu yaptı…
Raylı sistemde metro değil de nostalji olsun diye tramvay şeklinde bir taşıma yapılacaksa, şehri ikiye bölen gar binasını da kaldırın gitsin…
Cumbalı evlerin yok edildiği…
Ahşap binaların tamamen yok olmasına ramak kala, ahşap binaların bu arada da yeniden yapılması için belediye teşvik etme cihetine gitmelidir…
Bu konuya da genişçe ileriki günlerde yer vereceğim bir makalemde…
Evet…
Gar binası şehrin tam ortasında hem alan kaplıyor ve hem de bir beton yığını gibi orta yerde duruyor…
Birilerine göre uçuk bir talep olabilir…
Ancak bir dönem betonlaşmanın kentsel açıdan ilericilik adledildiğini bildiğimizden biz de bir zamanlar yarı ahşap yığma temel evleri yıktık…
Çok mu iyi yaptık?
Elbette hayır…
O evlerin kıymetini şimdi daha iyi anlıyoruz…
Madem nostalji diyoruz…
Eski ahşap yığma taş bir gar binası yapılsın oraya…
Hem daha çok şehrin merkezi açılır ve hem de göze hitap eder…
Betonarme binalardan Amerika 1912 yılında vazgeçti…
Kaldıki bir betonarme binanın ömrü 50, bilemediniz 70 yıldır…
Eninde sonunda bu bina yıkılacak…
Gelin nostalji diye tramvay çalıştırılacak yere bir de nostaljik gar binası yapılsın…
Hem yeni nesil eski binaların yenisini görmüş olur…
Daha sağlık bir bina ve daha sağlık bir çevre ve daha sağlıklı bir havaya muhtacız…
Yığma tuğlalı binaların maliyeti de betonarme kadar maliyetli değil…
Eğer bu da yapılmayacaksa…
Gerçekten bir ve ikinci geçide kadar olan bölüm gar binası kaldırılınca mükemmel bir bulvar orta yere çıkar…
Oradan 500 metre yürüyen merdivenle vatandaş ofisin önüne kadar gitme yerine yürüyerek gitsin…
Hem maliyetten tasarruf edilir ve hem de insanlar bulvarda yürümüş olur…
Ayrıca şehrin merkezine doğru yeni bir ana hava akım arteli açılmış olur…
Hareket eden insan da sağlıklı olur, biliyorsunuz…
Bizim amacımız ya da anlatmak istediğimiz şey şu…
Şehre güzellik katmak ve nostalji derken de yenilenmektir…
Sağlıcakla kalın…
