Bu şehrin adam ettiği ama dönüp kendi şehirlerine zerre kadar katkısı bulunmayan ne kadar adam varsa hepsinin ismini bir caddeye verdik.Bunu yaparken de “benim sokağımda bir değer yetişti” diye kampanyalar düzenleyip “şaşalı” programlar hazırlandı.Nihayet

Bu şehrin adam ettiği ama dönüp kendi şehirlerine zerre kadar katkısı bulunmayan ne kadar adam varsa hepsinin ismini bir caddeye verdik.

Bunu yaparken de “benim sokağımda bir değer yetişti” diye kampanyalar düzenleyip “şaşalı” programlar hazırlandı.

Nihayet “değer” olup olmadığına bakılmaksızın önümüze gelenin ismini bir sokağa vermeye başladık. Bu da yetmedi “fotoğraflarını” sokak girişlerine astık…

İşin doğrusu ben bu organizasyona daha başından beri karşı oldum. Yazılarımda da sürekli olarak eleştirdim.

Sen kendi şehrinde filizlenip “İstanbul’da” kendine “piyasa” bulup isim yapacaksın sonra da ben senin ismini “değer” diye bir sokağa vereceğim.

Kimse kusura bakmasın, sokak başlarına “değer” diye astığınız o “fotoğraflardan” hangisinin bu şehre bir faydası var.

Hangisi yatırımını Sakarya’ya yapmış. Bırakın yatırımı içlerinde bazılarının “mezarları” bile bu şehirde değil…

Güncel bir konu olduğu için isim vermekte sakınca görmüyorum. Buyurun size Hakan Şükür örneği.

Bu şehirde Sakaryaspor ile “filizlendi” gidip “Bursa’da” palazlandı, en son İstanbul’da “şöhret” oldu.

Dönüp baktığımızda Hakan Şükür’ün bu şehirde doğru dürüst dikili ağacı yok. Yatırımları, malı mülkü başta İstanbul olmak üzere değişik yerlerde bulunuyor.

Ama Hakan Şükür Sakarya’da “filizlendi” diye koca caddeye “Hakan Şükür Bulvarı” adı verildi…

Ben şahsen “ne yapmış da Hakan Şükür bu şehirde ‘değer’ olmuş?” sorusuna bir cevap bulamıyorum.

Hakan Şükür olsa, olsa bu ülkede futboluyla “şöhret” olmuştur. İsmi uluslar arası alanlarda bilinen isimdir.

Bunun Sakarya’ya sağladı fayda nedir? Kocaman bir sıfır! Kendisine sağladığı fayda ise “milyonlarca dolar” değerinde…

Tabi Hakan Şükür’ün İstanbul Milletvekili olması da başlı başına tartışma konusu. Kendi şehrin dururken kalkıp İstanbul Milletvekili ol.

Bu nasıl bir “değerdir ki” doğup “filizlendiğin” Sakarya’dan değil de İstanbul’un vekili olmayı tercih edebiliyor?

Üstelik kendisine güvenip “değer” verenleri de tıpkı kendi şehir insanlarına yaptığı gibi arkasını dönüyor…

Çok da Hakan Şükür’ün umurunda olacağını sanmıyorum ama bu saçmalığı başlatanlara şunu söylemek istiyorum.

Bu şehir ile bağlarını koparan ve kendisine güvenenlere de sırtını dönen birinin ismi koca bulvarın girişine hiç yakışmıyor.

 

Bu nedenle “Hakan Şükür Bulvarı’nın ismi değişmeli” diye düşünüyorum. Zira O bu şehirde bir “değer” ise bu şehrin kabristanlarında yatanlar pırlantadır…