“Uyuşturucuya Hayır” diyerek başlayalım…

Henüz 25’inde var, yok…

Aklı yerinde olsa, görsen on numara delikanlı…

Pırlanta gibi çocuk…

Elleri cebinde uzun süre bekledikten sonra sırtüstü kafasının üzerine düştü…

Yanına gidip “bir şeyin var mı” dedim ama artık bir şey değil, hiçbir şeyi yoktu!

Kendisi de,

Ruhu da,

Varlığı da…

Her şeyi ile “düşmüştü”…

O “düşmüştü” bir kere…

Düşürmüşlerdi şerefsizler;

Pırlanta gibi çocuğu uyuşturucu tuzağına…

Ambulans çağırdım…

Ama çocuk “düşmüştü” bir kere…

Nabzına baktılar…

Sonra birbirlerinin yüzlerine…

Polis çağırdılar…

A4 kağıdına tutanak tutuldu, bu kağıda gencecik bir ömre EX diye yazıldı…

Bir el atın da!!!

Cenaze aracına koyalım dediler…

El attık…

Telefonu çaldı...

Polis çıkardı cebinden...

’baban çok kızacak" diye bir mesaj atılmıştı..

Ama o "düşmüştü" bir kere!

Mesaja cevap verilmeyince telefon ısrarla çaldı. Arayan;

Annesiydi!!!

Ve polis cevap verdi.

Oğlunuz “DÜŞMÜŞ”

Taksici arkadaşlar haber verdi,

hastaneye gidiyoruz, acilen gelmeniz gerek…

Babası artık kızamayacak...

Annesi hep merakta kalacak...

Kendisi ise hep 25 yaşında...

Sentetik tuzağı met tuzağı avına bir can daha düşürdü, elleri cebindeydi...

Sırt üstü “DÜŞÜRDÜ”...

Not: Bu yazı alıntıdır. Uyuşturucu batağına düşmüş kim varsa Rabbim tez zamanda kurtarsın...

Sağlıcakla kalın…