Dün yine yüreğimiz ağzımıza geldi.

Üstelik bu defa öyle böyle değil.

İyi sallandık.

“5,8’lik” bir sarsıntı da az değil.

Üstelik bu defa uzun da sürdü.

Durmak bilmedi.

Gerçi merkez üssü “Silivri’ydi” ama sanki biz ayrı bir “depremmiş” gibi yaşadık.

Hepimize büyük geçmiş olsun…!

***

Dünkü “depremin” ardından söylenecek çok şey var.

Ancak hepsi bir kenara, bir iki konuya değinmeden edemeyeceğim.

Bunlardan birincisi şu “GSM” hatları.

Yani “cep” telefonları!

Diğer husus ise “depremin” ardından “utanmadan” ahkam kesip kendisini unutturmamaya çalışan siyasiler…!

***

Malum her “deprem” sonrası şu iletişim hatları anında kesilir.

Nitekim dün de öyle oldu.

Daha sallanmaya başlar başlamaz bütün iletişim kesildi.

“GSM” hatları resmen “iflas” etti.

Güya bütün “GSM” hatları “depremlerde” yaşanan kesintilerin olmaması için ciddi yatırım yaptı.

Hatta bir “GSM” şirketi bunun için “drone” ordusu kurdu.

Nerede bir “deprem” olursa bu “dronlar” anında o bölgede olup iletişim kesilmeyecekti.

***

Kimse kusura bakmasın ama yerim sizin “dronunuzu.”

Milleti kandırmaktan başka yaptığınız bir halt yok.

Daha sallanmaya başlar başlamaz Türkiye’nin iletişimi anında kesildi.

O veya bu değil.

Bütün “GSM” hatları çöktü.

Üstelik uzunca bir süre de iletişim imkanı sağlanamadı…!

***

Öyleyse şu “GSM” operatörlerine nasıl bir yaptırım uygulanacaksa uygulanmalı.

Ciddi bir yatırım yapmaları sağlanmalı.

Parayı almaya gelince insanların “gırtlağına” basıp söke söke almasını biliyorlar.

Ancak iş yatırıma gelince ortada bir halt yok.

Bunun böyle olduğunu dünkü “depremde” gördük.

Maazallah “17 Ağustos” gibi şiddetli bir “deprem” olsa o tarihte olduğu gibi uzunca bir süre dünya ile irtibatımız kesilecek.

Dolayısıyla bu konu oldukça ciddi!

Velhasıl vakit geçirmeden devlet bu “GSM” operatörlerinin “kulağını” çekmeli…!

***

Diğer husus ise dünkü “depremi” fırsat bilip “twitter” hesaplarından ahkam kesen eski siyasiler.

Bunlar hangi yüzle çıkıp “deprem” konusunda ahkâm kesiyorlar anlamak mümkün değil.

Bunlarda “yüz” yok “yüz.”

Utanma arlanma zaten kalmamış.

“Allah korkusu” desen zerresi yok.

Sanki şu “imar planları” ile “zırt-pırt” oynayıp “kevgire” çeviren onlar değil.

Şehrin “yeşil alanlarını” sırf “rant” uğruna “imara açan” sanki başkaları.

“Deprem” anında ki toplanma alanlarını bile “betonlaştıran” da “uzaylılar…”

***

Yahu “17 Ağustos’ta” yaşanan “depremin” ardından insanları “enkaz altında” nasıl bırakıp gittiğinizi unutmadık.

Günlerce ortalıkta görünmediniz.

Bir tane iş makinesini çalıştırıp kurtarma çalışmalarına katılmadınız.

Devam edelim mi?

Hadi daha fazla ileriye gitmeyelim.

***

Öyleyse dün yaşanan “depremin” ardından sakın ola “ahkam” kesmeye kalkmayın.

Zira siz “deprem” ile ilgili konuşması gereken en son kişi bile değilsiniz.

İnsanların acıları üzerinden yeterince “rant” elde ettiniz.

Artık oturun oturduğunuz yerde.

Milletin midesini daha fazla bulandırmayın…!