Yarın 23 Nisan. Bir Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı daha kutluyoruz. Hayırlı uğurlu olsun.
Gerçi eskisi gibi çocukları sabahın erken saatinde dikip resmi geçit yaptırmıyoruz ama yine de bugüne has özellikler de yok değil.
Mesela geleceğimizin teminatı olarak gördüğümüz çocuklarımızın sembolik de olsa devlet makamlarına oturması gibi…
Yarın yine Ankara’nın bazı okullarındaki çocuklar Bakan koltuklarına ve Başbakanlık Makamına oturacaklar.
Başbakanlık Makamına oturan şanslı çocuğumuz yine Türkiye ile ilgili bir takım açıklamalar yapıp talimatlar yağdıracak.
Tabi en önemlisi de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bu yıl ilk defa bir “23 Nisan çocuğu” Cumhurbaşkanlığı Makamına oturacak…
Aynı şekilde Sakarya’da da çeşitli okullardan çocuklar belediye başkanlarının makamına oturup talimat yağdıracaklar.
Tabi yine en ilgi çekeni Sakarya Valiliği koltuğuna ve Sakarya Emniyet Müdürlüğü Makamına oturan çocuklar olacak.
Onlar için oturdukları bu koltuklar hayatları boyunca tatlı bir “23 Nisan” hatırası olarak kalacak…
Aslına bakarsanız çocuklarımızın “23 Nisan’da” sembolik de olsa oturdukları o koltuklara heves eden çok isim var.
Ancak “23 Nisan çocukları” kadar şanslı olmadıkları kesin. En azından çocukların her “23 Nisan’da” o koltuklara oturma şansı var.
Ya o kotlularda her daim gözü olanlar? İşte onların “23 Nisan çocuklarının” sembolik bile olsa oturduğu o makamlarda bulunma ihtimali yok…
Doğrusunu isterseniz her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının devletin en tepesindeki makama bile oturma ihtimali var.
Ancak bunun için önce bu milletin dilinden ve dininden anlayacaksınız. Bunu beceremediğiniz müddetçe işiniz zor.
Aksi halde bugün bazı siyasetçilerimiz gibi ancak “kedinin ciğere baktığı gibi” yalanıp durursunuz…
Netice itibariyle yarın 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı ve o meşhur tekerlemeyle devam edersek “neşe doluyor insan.”
Her yıl olduğu gibi bu 23 Nisan’da da devletin önemli makamlarına sembolik de olsa oturan “23 Nisan çocukları” yine bazı siyasileri kıskandıracaktır.
Ne yapalım, “çocuk da değilsiniz ki” sembolik de olsa o koltuklara oturup hevesinizi alasınız! Ancak bunun için bir tarafınız şişerse bilin ki kabahat sizde. Kimsede değil…