Bizim çocukluğumuzda “Atom Karınca” adı altında bir çizgi film yayınlanırdı. Hepimiz de müptelası olmuştuk.Atom Karınca şehir halinde bir karınca kolonisinde yaşar ve kötülerle mücadele ederken de uçabilme özelliğine sahiptir.Süper hızlı ve süper güçlüdür

Bizim çocukluğumuzda “Atom Karınca” adı altında bir çizgi film yayınlanırdı. Hepimiz de müptelası olmuştuk.

Atom Karınca şehir halinde bir karınca kolonisinde yaşar ve kötülerle mücadele ederken de uçabilme özelliğine sahiptir.

Süper hızlı ve süper güçlüdür. Kötülerle mücadele ederken de “Atom Karınca geliyoooor” diye bağırırdı…

Her ne kadar zaman zaman eleştirsek de, henüz aday adayı olmasına rağmen Ecevit Keleş bana “Atom Karınca’yı” hatırlatıyor.

Neredeyse hemen her gün bir ilçede, bir köyde, bir mahallede Ecevit Keleş’i görmek mümkündür.

Gittiği her yerde dükkan, dükkan dolaşıp karşısına kim çıkarsa elini sıkıp mutlaka hal hatır sorar…

Bu yönüyle şimdiye kadar ortaya çıkan bütün aday adaylarından daha aktif olduğunu söyleyebiliriz.

Birçok isim aday adaylığı sürecinde çalışmalara başlamak için “aday” olmayı beklerken Ecevit Keleş şimdiden sıkı bir çalışma içinde olmayı tercih ediyor.

Şayet yarın “aday” gösterilirse herhalde Sakarya’da girmedik ev bırakmayacak. Çat kapı evlere gidip çalışmalarını sürdürecek…

Tabi daha şimdiden bu kadar çalışmaya rağmen merak edilen konu Ecevit Keleş’in “aday” gösterilip gösterilmeyeceği.

CHP Sakarya’da halen daha “adaylık” konusunda karar vermiş değil. Mevcut iki “aday” dışında birinin çıkma ihtimali olur mu, olur.

Zira net bir şekilde yalanlanmasa da CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç’un da Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için ismi geçiyor.

Bugüne kadar yaşananlara bakacak olursak Engin Özkoç’un “aday” gösterilmesi en azından benim için sürpriz olmaz…

Nedenine gelince; bir kere Engin Özkoç’un kaybedecek bir şeyi yok. Yani “aday” gösterilmesi için Milletvekilliğinden “istifa” etmesi gibi bir zorunluluğu yok.

Şayet “aday” olup seçilirse ne ala. O zaman Milletvekilliğinden “istifa” edip Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturur.

Seçilemezse yine CHP Sakarya Milletvekili olarak TBMM koltuğuna oturup kaldığı yerden devam eder…

Ancak aynı şeyi Ecevit Keleş için söylemek mümkün değil. Önce CHP İl Başkanlığı’ndan “istifa” etti sonra da aday adayı oldu.

Yukarıda da belirttiğim gibi “aday” olmayı beklemeden de “adaymış” gibi seçim çalışmalarına başladı.

Ben şahsen, ekibiyle birlikte Ecevit Keleş’in gösterdiği bu performansla “aday” olmayı hak ettiğini düşünüyorum.

 

Seçilir veya seçilmez, şayet “aday” gösterilmezse “CHP’nin Atom Karıncası”  Ecevit Keleş’e yazık olur diye düşünüyorum…