Çamlıca’da yeni yapılan camiye Mescid-i Dırar diyene yazıklar olsun…

Önce Mescid-i Dırar ne demektir…

Onu bir açılığa kavuşturalım…

MESCİD-İ DIRAR: “Münafıklarca Medine'de inşa edilen mescit. Müslümanlara zarar verme amacıyla yapıldığı için Kur'an'da Mescid-i Dırâr olarak nitelenmiş ve daha sonra bu adla anılmıştır. Hz. Peygamber (S.A.S), münafıkların amacını bildiren vahiy üzerine bu mescidi yaktırarak Müslümanlar arasında fitne kaynağı olmasına izin vermemiştir…”

Özellikle de dini bütün bildiğimiz insanların…

Ve inanç özgürlüklerini savunan siyasi liderler ve avenesi de buna dahildir…

Ne alaka?

Osmanlı döneminde İstanbul’da bir sürü ihtişamlı cami yapıldı…

Hepsi de mimari açıdan ihtişamlıydı…

Ve hepsi de avlusuna kadar dolu cemaatle müşerreflendi…

Çamlıca’ya yapılan cami de özellikle Cuma günleri hınca hınç doluydu…

Bunu mu kıskandınız?

Bu camiyi yapanlar…

Bu camiyi yaptıranlara…

Bu caminin yapılmasını teşvik edenlere siz “münafık mı” demek istiyorsunuz?

Bir kez daha yazıklar olsun…

Siyaset hırçınlığınız gözünüzü kör etmiş…

Kalbiniz taşlaşmış…

Siyaseten aynı kökenden geliyorsunuz…

Şu anda başka partiler altında siyaset yapıyorsunuz…

İktidar olana demediğinizi bırakmıyorsunuz…

Bu ne aymazlık…

Bu ne fitne tüccarlığı…

Bu ne alçalma…

Bu camiyi yaptıranlar sizin yol arkadaşlarınız değil miydi geçmişte?

Bu caminin yapılmasına ön ayak olan siyasi liderin ne zaman mümin yaşantısında falso yaptı kardeşim?

Ne zaman?

Hele bir anlat…

Geçmişte, aynı siyasi parti altında politika yaparken, söylediğiniz ideallerinizi iktidara geldikten sonra bir bir yapan siyasi arkadaşınıza, bunu nasıl söylersiniz?

Hiç utanmıyor musunuz?

Önce sen, kendine bir bak, kimlerle ortaklık yapıyorsun diye…

Rahmetli Erbakan hoca hayatta olsaydı, bu söylediklerinizi size kan olarak kustururdu…

Münafık mı dediniz?

Önce bir aynaya bakın da ondan sonra konuşun…

Sağlıcakla kalın…