Türkiye; 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşadığı darbe girişiminden, halkın canını ortaya koyarak çıkmasından sonra, ülkenin parlamenter rejimle yönetilemeyeceğini, bir kez daha açık ve net bir şekilde görmüştür…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kurulduğu günden bu yana, irili ufaklı darbelere maruz kalmıştır…
Hele hele; 1960 darbesinde o dönemin başbakanını (merhum DP Başkanı ve Başbakan Menderes) ve birkaç bakanın idam edilmesinden sonra, millet iradesinin ülke yönetimine tam manasıyla tecelli etmediğini gösterdi…
Milli iradenin tecelli etmediği, bu yönetim şeklinin her zaman darbe ve muhtıralara açık olduğunu, daha sonraki yıllarda ve en son 15 Temmuz’da “halk” bizzat yaşayarak görmüştür…
Türkiye’nin, yönetim şeklinde makas değiştirmesi gerektiğini, bu ülkeyi zamanında yönetmiş liderler de her daim söylemiştir…
Ülkenin ekonomik ve idari açıdan istikrarlı bir şekilde “muasır medeniyetlerin üstüne çıkması” için yol alması gerekir…
Bu yolu ancak başkanlık sistemi ile yürüyebileceği aşikârdır…
Kaldı ki, Türkiye’de rejim değişikliğine gidilmiyor…
Yönetim sistemi değişikliğine gidiliyor…
Düne kadar, yönetim şeklinden mustarip olanların, bu gün tam tersi söylemlerini de garipsiyorum…
Milli iradenin üzerinde başka bir gücün olmadığını bilenler, hala milletin “ta kendisinin” direkt olarak başkanını seçmesine engel olmaya çalışmalarını da çok komik ve yersiz buluyorum…
Bir vatandaşın, kendisini yönetecek kişiye, özgür iradesi ile “endirekt” değil, “direkt” oy vermesi kadar daha demokrat bir başka sistemin olabileceğini de düşünemiyorum…
Türkiye yönetim şeklindeki Anayasa değişikliğinin eşiğine gelmiştir…
TBMM’de vekiller, “Türk modeli başkanlık sistemini” madde madde oyluyor…
Önümüzdeki hafta sonu, ikinci tur ve tümü üzerinde oylama yapılarak, anayasa değişikliği Cumhurbaşkanının onayından sonra, maddeler halkın önüne sunulacak…
Eminim ki, halk istikrara “EVET” diyecektir…
Darbeciler ve darbeci düşünceler, bu ülkede bir daha yönetime gelmemek üzere, tarihin karanlık sayfalarına gömüleceklerdir…
Yaşasın demokrasi…
Yaşasın istikrar…
Sağlıcakla kalın…