Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Turan Kültür Merkezi Süleymaniye Kürsüsü etkinliklerinde “Öğretmen yetiştirme ve atama konusu” konuşuldu. İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü konferans salonunda düzenlenen etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başladı.

Uzun yıllar İstanbul Milli Eğitim Müdürü olarak görev yapan eğitimci Ömer Balıbey, konuşmasında çok önemli görevlerde bulunduğunu belirterek öğretmenlik tecrübesi ve meslek hayatından anılar anlattı, bu bağlamda öğretmenin kim olduğuyla ilgili görüşler ortaya koydu.

Alparslan Türkeş Caddesi’nde altyapı güçleniyor
Alparslan Türkeş Caddesi’nde altyapı güçleniyor
İçeriği Görüntüle

Omer Balibey2

Eğitim sisteminin en temel belirleyicisi ve uygulayıcısının öğretmen olduğunu belirten Balıbey, şöyle konuştu: “Bu düşünce dünyanın her köşesinde aynıdır ve değişmez. Öğretmenlik mesleği din, dil, ırk, zengin, yoksul ayırt etmeden yapılan çok kutsal bir meslektir. Öğretmen insana şekil ve şahsiyet verir, onları topluma faydalı birer birey olarak hazırlar. Öğretmen sihirdir, başka bir ifadeyle ‘eğitimde sihir öğretmendir’ denir. Bir dokunuşla dünyayı değiştirecek potansiyele sahiptir. Bu bağlamda okullarda öğretmenlerin sorumlulukları hem çok önemli hem çok kutsaldır, çünkü onlar dünyaya yön veren liderleri, bilim insanlarını, iş insanlarını ve sanatkârları yetiştirirler.”

Türklerin rönesansı denilen hareketlerin 9. yüzyılda Türkistan bölgesi denilen Semerkant, Taşkent ve Buhara’da başladığını belirten Balıbey, yaklaşık bir saat süren konferansında, Selçuklu devleti, Osmanlı devleti ve Cumhuriyet dönemlerinde öğretmen eğitiminde ön plana çıkan kişi ve kurumları ana hatlarıyla değerlendirdi, sözlerini “Herkes Öğretmen Olamaz”, “Eğitim İnsana Ne Kazandırır” başlıkları altında sürdürdü.

Ömer Balıbey konuşmasını Amerikalı motivasyon yazarı Arthur Ward’ın “Sıradan öğretmen anlatır, iyi öğretmen açıklar, yetenekli öğretmen yapar gösterir, büyük öğretmen ilham kaynağı olur.” sözlerini hatırlatarak bitirdi. (Hüdâvendigâr Onur)