Yazılı medya artık can çekişmiyor.

Resmen “ruhunu” teslim etti.

Demirören Holding’in sahibi olduğu “Hürriyet Gazetesi’nin” bile basılı yayınına son vererek “online gazete” olarak çıkacağı “iddiaları” bile gündeme geldi.

Gerçi Demirören Holding’den bu “iddiaları” yalanlayıcı bir açıklama yapıldı.

Ancak kurum bünyesinde çalışan gazetecilere;

- Bundan böyle evden çalışacaksınız.

-Ofis kapanıyor.

Bilgisi verildiği de “iddia” ediliyor…!

***

Gerçi bu sadece bir gazetenin sorunu değil.

Bu Türkiye’de hatta dünyada basılı “kâğıt medyanın” sıkıntısı!

Bugün olmasa bile çok yakın bir gelecekte basılı “kâğıt medya” diye bir şey kalmayacak.

Hepsi “internet” üzerinden “online gazete” olarak yayınlanacak.

Bu kaçınılmaz bir son.

Daha şimdiden “kağıt medyanın” hızla “tiraj” kaybetmesi “online gazeteye” geçme süresinin çok da uzak olmadığını gösteriyor…!

***

Aynı akıbet “uydu” üzerinden “TV yayıncılığı” yapan kanalları da bekliyor.

Henüz bu “uydu” üzerinden “TV yayıncılığı” yapan “ulusal” kanallar, “kâğıt medya gibi” henüz ruhunu teslim etmedi.

Ancak “yoğun bakımda” resmen “can çekişiyor.”

Çok geçmeden onlar da “uydu” yayıncılığından vazgeçip “online TV” yayıncılığına eninde sonunda geçecektir.

Zaten “yerel” anlamda “uydu” üzerinden “TV yayıncılığı” yapanlar “son nefesini” alıp veriyor.

Yayınladıkları “ürün tanıtım reklamları” ile “suni teneffüs” sayesinde yaşamaya çalışıyor.

Ya da bir takım “akçeli” işlere girerek varlıklarını bir müddet daha sürdürmeye gayret ediyor

Zaten “yerel TV’lerin” yüzde 90’ına yakın bir bölümü “uydudan” inip “internet” üzerinden yayınlarına başladı.

Bunların içinde sayıları fazla olmasa da daha önce “uydu” üzerinden yayın yapan “ulusal TV’lerin de” olduğu ortadadır.

Anlayacağınız “uydu” üzerinden “TV yayını” yapan kanalların da vakti doldu…!

***

Örnek mi?

“Uydu” üzerinden “TV yayıncılığı” yapan kanalların “reyting” raporları ortada!

Hepsi yerlerde sürünüyor.

Haber bültenleri desen bir kaçı hariç neredeyse hiç izlenmiyor.

İzlenenler de istenilen oranda değil.

Tartışma programları desen artık eski ağırlığını ve “cazibesini” kaybetti.

Dizi filmler artık baydı, kimseyi ekran karşısına bağlayamıyor.

Film desen artık tekrar izlemekten adeta bütün sahne “repliklerini” ezberledik.

Eğlence programlarını hiç sormayın.

Her türlü iğrençlik mevcut!

Belgesel desen o zaten hiçbir kanalda yok…!

***

Peki;

Bu insanlar aradığını nerede buluyor?

Tabi ki “internette!”

Canınız film mi izlemek istiyor.

“İnternet” üzerinde yığınla “platform” var.

İstediğini seçip “reklamsız” kesintisiz mis gibi izle.

Belgesel desen tercih sınırsız!

Canın eğlence programı mı izlemek istedi;

Seç, seç izle.

Dizi filme mi merakın var?

İsterseniz “tekmili birden” günlerce, haftalarca beklemeden izle…!

***

Haber ve “tartışma programı” ile “açık oturum” hatta özel “röportajlardan” bahsetmeye gerek yok.

Haberler sıcağı sıcağına “internet medyasında” mevcut.

Tartışma programlarını ister “canlı” ister “cansız” canın ne zaman isterse izle.

“Açık oturumlar” desen insan hangisini izleyeceğini şaşırıyor.

Özel “röportajlar” izleme rekorları kırıyor.

Bir gazeteci kendi “internet sitesi” üzerinden “canlı” yayın yapıyor.

Milyonlarca insan izliyor.

Bu izleyiciyi “uydu” üzerinden “TV yayıncılığı” yapan hangi “kanal” bulabilir?

Hiç biri…!

***

Netice itibariyle “dijital dünyanın” lokomotifi “internet medyası”, ortada ne “kâğıt medya” bıraktı ne de “uydu” üzerinden “TV yayıncılığı.”

Akıllı telefonlar ile “internet medyası” hayatımıza öyle hızlı bir giriş yaptı ki “kâğıt medya” ve “uydu” üzerinden “TV yayıncılığı” yapan kanalları hayatımızdan söktü attı.

“İnternet medyası” dışında kalan bütün yayınlar müzelik oldu.

Beğensek de beğenmesek de elimizde “internet medyası” kaldı…!