Türk Tabipler Birliği’nin bugüne kadar devletin yanında yer aldığını hiç görmedik…

Terör sevici bir anlayışla hep gündem oldular…

Ülkenin beka davasında bile devletin ve askerin yanında yer almadılar…

Neyse ki, TTB’nin bazı illerdeki odaları, genel merkezin bu sakat anlayışına destek vermediklerini geçen gün açıkladılar…

Sakarya TTB’nin de aralarında bulunduğu 18 ilin TTB yöneticileri ortak bir basın bildirisi yayınlayarak askerin ve devletin yayanında olduklarını açıkladılar…

Basın açıklamalarının bir kısmında: “Özelde bu harekât, genelde ise terörle mücadelemizle ilgili olarak, ortak kanaat ve düşüncemizin aksine, merkez birliğimiz Türk Tabipler Birliği tarafından yayınlanan ve tamamen ‘terör yuvalarını kurutma ve teröristleri bertaraf etme’ adına yapılan bu hareketi, kavram kargaşasına da yol açacak bir kasıtla ‘savaş’ nitelemesinde bulunarak durdurulmasını talep etmelerini anlamamız mümkün değildir. Özellikle de yıllardır canlarımızı yakan terör olayları akabinde hiçbir açıklamaları olmayıp, teröriste terörist, terör örgütüne terör örgütü deme cesaretini bile gösteremeyen bu zihniyetin bizi temsil etmediğini düşünüyoruz. Bu nedenle de yaptıkları açıklamalara katılmadığımızı ve kınadığımızı ifade etmek isteriz. Şu andan itibaren yapılacak en doğru hareketin Milletimizden özür dileyerek işgal ettikleri makam ve mevkileri terk etmek olduğunu belirtmek isteriz” dediler...
Basın açıklamasının içerisinde TTB’de değil TTB’yi yöneten zihniyette sorun olduğunu söylediler…

Biz de diyoruz ki, tabelalardaki yazılar soyuttur, somutlaştıran insanlardır…

Yani yöneticilerdir…

TBB’nin mevcut çatı yöneticilerini değiştirmek de sizlerin elindedir…

Bu çatı yöneticileri ile hekimlik mesleği her geçen gün hızlı bir şekilde saygınlığını kaybetmektedir…

Haddim olmayarak bir şey söylemek istiyorum…

Hekimlerin işi insanların sağlığını koruma ve sağlık koruma yöntemlerini geliştirmek, hastalık ve sakatlıkları iyileştirme alanında çalışma ve araştırma yapmaktır...

Herkes özgürce konuşabilir ama bir toplum kuruluşunun başında olan insanlar konuşmalarına dikkat etmek zorundadır…

Hele hele mesele vatan meselesi ise…

O zaman her kurum vatanın kurtulması için destek vermekle yükümlüdür…

Eğer vermiyorsa, kusura bakmasın…

Safını belli eder ve gerekli yaptırım devletçe uygulanır…

TTB’nin çatı yönetimi taşıdığı zihniyet gereğince TTB’de yöneticiliği hak etmiyorlardır…

Herkes aynı görüşte olmayabilir…

Hükümeti eleştirebilirsin…

Politikalarını yanlış bulabilirsin…

Ancak mevzubahis memleket olunca…

Tarafın memleket ve milletin yanı olacaktır…

Zira millet ve devlet olmanın yolu, vatan topraklarını korumaktan geçer…

Eğer vatan topraklarını koruyamazsan, ne milletin kalır ne de devletin…

Hülasa TTB’nin 19 il yöneticisinin bu açıklamasını önemsiyorum…

Umarım bu açıklamanın peşinden TTB’nin genel merkez yöneticilerini değiştirmeye kadar gidecek adımlar atılır…

Yoksa mevcut yöneticilerle TTB’nin başı çok ama çok ağrır…

Sağlıcakla kalın…