MAHKUM BIRAKILDILAR!

Koop-İş Sendikası, hükümet ve TÜRK-İŞ arasında 2 Ağustos 2025 tarihinde imzalanan protokol kapsamında 600 bin kamu işçisinin hak ettiği ücret artışlarını alırken, aynı çerçevede yer almasına rağmen SYDV çalışanlarının bu zam oranlarından mahrum bırakılmasına tepki gösterdi. Sendika yetkilileri, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı olan SYDV’lerde çalışan personelin, diğer kamu işçilerinden ayrıştırılarak memurlara uygulanan yüzde 11 + yüzde 7’lik oranlarla sınırlandırılmak istendiğini ifade etti.

“SADECE ÜCRET DEĞİL, SAYGI İSTİYORUZ”

1,4 milyar liralık SED ödemeleri hesaplarda
1,4 milyar liralık SED ödemeleri hesaplarda
İçeriği Görüntüle

Koop-İş’in açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Bizler, sadece maaş zammı için değil, yıllardır görmezden gelinen emeğimizin, alın terimizin ve fedakârlıklarımızın karşılığı için buradayız. Depremde ilk sahaya çıkan, pandemide halkın yardımına koşan, milyonların derdine çare olmaya çalışan emekçileriz. Ancak bugün, bizim derdimizi dinleyen kimse yok!” Açıklamada, daha önceki dönemlerde aynı protokol oranlarının hiçbir tereddüt olmaksızın uygulandığına dikkat çekilerek, "Şimdi ne değişti?" sorusu yöneltildi.

“İTİBARSIZLAŞTIRMAYA VE AYRIMCILIĞA HAYIR!”

SYDV çalışanları, kendilerine “üvey evlat” muamelesi yapıldığını ifade ederek, diğer kamu işçileriyle aynı haklara sahip olmak istediklerini vurguladı. Grev kararının sadece ücret artışı talebiyle sınırlı olmadığı, emeğe değer verilmesi ve ayrımcılığın son bulması için başlatıldığı belirtildi. “Toplu iş sözleşmesi masasında biz yokmuşuz gibi davranılıyor. Oysa bu sözleşme Türkiye genelindeki 1003 vakıf çalışanını ilgilendiriyor. Bizler yoksulun umudu, afetzedenin dayanığı, sistemin sessiz kahramanlarıyız. Ama geçinemiyoruz, yok sayılıyoruz!”

“ZAFER DİRENEN EMEKÇİNİN OLACAK!”

Koop-İş Sendikası, ülkenin dört bir yanındaki SYDV'lerde iş bırakma eyleminin başladığını ve talepler karşılanana kadar geri adım atılmayacağını duyurdu: “Bizi yok sayan hiçbir sözleşme ve protokol geçerli değildir! Bizi hesaba katmayan hiçbir yönetim bu veballe ayakta duramaz. Bu grev bir çığlıktır. Bu grev bir hatırlatmadır: Biz varız! Biz güçlüyüz! Biz biriz!”