Mayıs ayı asayiş olayları açısından oldukça hareketli geçiyor. Neredeyse gün geçmiyor ki bir “operasyon” haberiyle uyanmayalım.Öyle ki bir “Beton operasyonu” patladı Sakarya gündemi günlerdir bu konuyla meşgul oldu. Hala da meşgul olmaya devam ediyor.Bu a

Mayıs ayı asayiş olayları açısından oldukça hareketli geçiyor. Neredeyse gün geçmiyor ki bir “operasyon” haberiyle uyanmayalım.

Öyle ki bir “Beton operasyonu” patladı Sakarya gündemi günlerdir bu konuyla meşgul oldu. Hala da meşgul olmaya devam ediyor.

Bu arada “uyuşturucuydu, fuhuştu” derken Sakarya Emniyeti de “operasyon” yapmaktan yorgun düştü…

Ne yalan söyleyeyim bu konuda Sakarya Emniyeti’nin de hakkını vermek lazım. Özellikle Mayıs ayında gerçekten ciddi bir çalışma yaptılar.

Gerçi zaman, zaman bazı uygulamalarını eleştirsek de Sakarya Emniyeti’nin son bir aylık “performansına” diyecek yok…

Bugün hala daha polis teşkilatına yakışmayacak bir takım hareketlere şahit olsak da ben bunda önemli bir azalma olduğunu görüyorum.

Zira eskiden trafikten tutunda polisin yolda yürüyüşüne kadar her şey eleştiri konusu olurdu.

Özelliklede “hediyeleşme” konusunda çok fazla şikâyet olurdu. Bugün teknoloji ve verilen eğitim sayesinde “hediyeleşme” konusu asgarîye indi.

Onun yerini ise bugünlerde ise polisin yegâne eleştiri konusu “toplumsal olaylarda” takındıkları tutum aldı…

Kabul etmek gerekirse “toplumsal olaylarda” polisin çoğu zaman “orantısız güç” kullanıldığına şahit oluyoruz.

Ancak bazen de öyle olaylar oluyor ki karşı taraf polisi resmen “tahrik” ediyor. Tabi bu “tahrik” sonucunda da istenmedik görüntüler ortaya çıkıyor.

Her şeye rağmen “toplumsal bir görev” üstlenen polis “sağduyuyu” elinden asla bırakmamalı.

Ne kadar ağır olursa olsun “tahriklere” kapılmadan görevini yapmalı. En azından “orantısız güç” kullanmaktan kaçınmalı…

Her şeye rağmen genç nesil polisler, eğitimiyle, “toplumsal olaylara” yaklaşımıyla eskiye nazaran hayli mesafe aldı.

Ben zaman içinde özellikle “toplumsal olaylarda” polisin istenilen düzeye geleceğine inanıyorum.

Bunun için zaman, zaman bazı uygulamalarına ne kadar kızsam da polisin toplum güvenliği açısından çok önemli bir görev yaptığı ortadadır…

Netice itibariyle Sakarya Emniyeti yukarıda da dediğim gibi önemli “operasyonlara” imza atıyor.

Öte yandan “toplusal olaylarda” özellikle “Akil İnsanların” ilimizi ziyareti sırasında gösterdiği yaklaşım ağır biçimde eleştirilecek türden olmadı.

Elbette konu eleştirmekse ben Sakarya Emniyeti ile ilgili bir sürü konu bulurum. Ama bu asla Sakarya Emniyeti’nin başarılarını gölgelememeli.

Yinede yazımı Sakarya Emniyeti’ni bir noktada eleştirerek bitirmek istiyorum. O da şu; Sakarya Emniyeti basına karşı “orantısız bilgi akışı” sağlamamalı…