Kısıtlamalar biraz gevşetildi.

İyi de oldu.

İnsanlar nispeten nefes aldı.

Günlerdir, haftalardır, hatta aylardır evlere kapalı kalmışlardı.

Bu yönüyle baktığımızda şehrimizde “sosyal hayatın” biraz olsun canlanması herkese “moral” oldu.

Ancak ortaya çıkan manzara inanın “keşke” dedirtti…!

***

Evet;

“Keşke” şu AVM’ler konusunda biraz daha beklenseydi.

Sanki acele edildi.

Nitekim açılır açılmaz bazı yerlerde AVM’lere “hücum” başladı.

AVM önlerinde kuyruklar oluşmaya başladı.

Haliyle “sosyal mesafe” kuralı da unutuldu.

Neyse ki AVM’lerde maskesiz dolaşan pek olmadı.

Tabi o maskeleri de nasıl taktıkları ayrı bir konu…!

***

Geçen gün yine “sosyal medyada” paylaşılan bir yazı okumuştum.

Ne kadar doğru bilemiyorum.

Ancak yazılanlara göre AVM’lerin havalandırma sistemleri içerideki havanın bir bölümünü filtre edip tekrar içeriye veriyormuş.

Eğer gerçekten öyleyse durum hiç de iyi değil.

Sen AVM önlerinde istediğin kadar “ateş” ölç.

Hastalık taşıyan biri AVM’ye girdiğinde çok rahat insanlara “koronavirüsünü” bulaştırabilir.

İnşallah AVM’lerin havalandırma sistemleri öyle yazıldığı gibi değildir…!

***

Onu da geçtim;

Yüzlerce hatta binlerce insanı kapalı alana sokup sonra da;

- Sosyal mesafeye uyun.

Demek çok da kolay değil.

Öyle ya;

Millet daha doğru dürüst maske takmıyor;

Maskeleri ağız ve burun kapatmak dışında her yerimize takıyoruz.

Özellikle de çene altına maske takmak “koronavirüsü” gibi yayıldı.

Adeta çene altına maske takmak “Türk işi moda” oldu artık…!

***

Buyurun;

Tamamen bitti dedikleri “koronavirüsü” Çin’in “Wuhan Şehri’nde” tekrar görülmeye başladı.

Hem de bu defa daha hızlı yayılıyor.

Demek ki işi gevşetmenin bir anlamı yok.

Tam tersi biraz daha sabırlı olunması gerekiyor.

Hayatın normale dönmesi için diyecek bir şeyimiz yok.

Yavaş yavaş normalleşelim.

Ancak bu normalleşme AVM’lerden mi başlamalıydı?

İşte orası biraz acele sanki…!