Next
SAKARYA’DA DEPREM GERÇEĞİ MASADA
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Merkez Yönetim Kurulu ile Sakarya Şube Yönetim Kurulu, Sakarya’da hem mesleki çalışmaları değerlendirdi hem de kentteki deprem riskleri ve yapı güvenliği konusunda önemli temaslarda bulundu. Ortak toplantının ardından İMO heyeti, Vali Rahmi Doğan ve Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar’ı makamlarında ziyaret ederek, hem 10. Geoteknik Sempozyumu davetlerini sundu hem de “Yurttaşlarımızın Güvenli Konutlarda Yaşama ve Yapı Güvenliğine İlişkin Bilgi Edinme Hakkı Vardır!” başlıklı kapsamlı raporu paylaştı.
ORTAK TOPLANTI SAKARYA’DA YAPILDI
İMO Merkez Yönetim Kurulu ile Sakarya Şubesi’nin ortak toplantısı, Şube Hizmet Binası’nda geniş katılımla gerçekleştirildi. Toplantıda, Sakarya’nın deprem kuşağındaki konumu, yapı stokunun durumu, meslek alanına ilişkin sorunlar ve yaklaşan Geoteknik Sempozyumu ele alındı.
“YAPI GÜVENLİĞİ ŞEFFAFLAŞMALI”
Toplantının ardından İMO heyeti, ilk olarak Sakarya Valisi Rahmi Doğan’ı, ardından Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar’ı ziyaret etti. Ziyaretlerde kentte yürütülen teknik çalışmalar, deprem hazırlıkları ve yapı güvenliği konularında görüş alışverişinde bulunuldu. Heyet, deprem riski taşıyan yapılara dair bilgilerin halkla paylaşılmasının artık kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Yetkililere sunulan bilgilendirme metninde, ülkede 6–7 milyon bağımsız bölümün riskli olduğuna ilişkin TBMM raporuna dikkat çekilerek, yapı güvenliğinin “hayati bir kamu bilgisi” olduğunun altı çizildi.
“BİNANIN GÜVENLİĞİNİ BİLMEK ZORUNDADIR”
İMO Sakarya Şube Başkanı Semih Uçar tarafından sunulan metinde şu kritik mesajlar öne çıktı: Deprem ülkesinde vatandaşların yaşadığı yapının güvenli olup olmadığını bilme hakkı temel bir yaşam hakkıdır. Riskli yapıların bilgisi, herkesin erişebileceği kamuya açık bir veri tabanında yer almalıdır. Belediyeler ve Bakanlık, yapı stokuna ilişkin verileri şeffaf biçimde açıklamalıdır. Yapı güvenliği yalnızca mühendislerin değil, devletin, idarelerin, ev sahiplerinin ve kiracıların ortak sorumluluğudur. Yapıların kullanım sürecinde hiçbir düzenli denetim yapılmadığına dikkat çekilerek, periyodik denetimin yasal zorunluluk haline getirilmesi gerektiği belirtildi. İmar Barışı kapsamında ruhsatsız veya uygunsuz yapılarda görev almış mühendislerin süresiz sorumlu tutulmasının hukuka aykırı ve adaletsiz olduğuna dikkat çekildi.
“ŞEFFAF RİSK HARİTASI OLUŞTURULMALI”
İMO’nun hazırladığı kapsamlı rapor, yalnızca mevcut riskleri değil çözüm önerilerini de içeriyor. Raporda yer alan önerilerden bazıları şöyle: Ülke genelindeki yapı stoku envanteri ivedilikle çıkarılmalı. Riskli yapılar için güçlendirme veya yeniden yapım planları kamuya açık şekilde duyurulmalı. İl Risk Azaltma Planlarında tüm paydaşların görevleri netleştirilmeli. Yapı güvenliği için ihtiyaç duyulan kaynaklar öncelikle dar gelirli vatandaşlar için kullanılmalı. Yapı güvenliği periyodik kontrol ile zorunlu hale getirilmeli. Kiralama ve alım–satım süreçlerinde binanın güvenlik raporu zorunlu evrak olmalı. İmar Barışından yararlanan riskli yapılarda mühendislerin hukuki sorumluluğu sona ermeli.
GENİŞ KATILIMLI GÖRÜŞME
Ziyaretlere İMO Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Suna, 2. Başkan Selçuk Uluata, Sekreter Üye Bülent Tatlı, Yönetim Kurulu Üyeleri Jale Alel, Tansel Önal, Evren Korkmazer, Genel Sekreter Serap Dedeoğlu, Hukuk Müşaviri Nurçil Soykut ve İMO Sakarya Şube Yönetimi tam kadro katıldı. Görüşmede ayrıca genç İMO temsilcileri de yer aldı.
“YAŞAM HAKKI İÇİN GÜVENLİ YAPI ŞART”
İMO Sakarya Şube Başkanı Semih Uçar, raporun sunumunda şu ifadeleri öne çıkardı: “Konut güvenliği yalnızca mühendislik meselesi değil, en temel yaşam hakkıdır. Yurttaş yaşadığı binanın riskini bilmek zorundadır. Devletin, belediyelerin ve tüm paydaşların bu bilgiye erişimi sağlama görevi vardır. Biz mühendisler olarak bu sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz.”
