Geçtiğimiz hafta İstanbul Kilyos açıklarında askeri mühimmat taşıyan Rus donanmasına ait askeri bir gemi battı.
Tabi geminin batışıyla birlikte ne kadar askeri mühimmat varsa hepsi Karadeniz’in azgın sularında kayboldu.
Ancak bir müddet sonra batan Rus gemisindeki askeri mühimmat Kaynarca ve Karasu sahillerine vurmaya başladı…
Kilyos açıklarında batan Rus gemisinin hangi tür askeri mühimmat taşıdığı tam olarak bilinmiyor.
Ancak Kaynarca sahiline “roket atar” ve Karasu sahiline de “el bombalarının” vurmaya başladığını biliyoruz.
Yarın hangi tür mühimmatın sahillerimize vuracağı bilinmemekle birlikte ortaya çıkan manzara nasıl bir tehlikenin bizleri beklediğini gösteriyor…
Malum önümüz yaz. Ramazan Bayramı ile birlikte sahillerimiz yerli ve yabancı tatilcilerin akınına uğrayacak.
Özellikle de Karasu sahilleri Ramazan Bayramı ile birlikte çoluk çocuk, genç yaşlı demeden dolup taşacak.
Bu da batan Rus gemisindeki askeri mühimmatın kıyılara sürüklenmesi ile birlikte özellikle Karasu sahilini “açık tehlike” haline getirecek…
Her ne kadar şimdilik Rus gemisiyle batan askeri mühimmat “kapalı kutular” içinde sahile vursa da bu hep böyle devam edecek değil.
Karadeniz’in azgın dalgalarına maruz kalan bu kutular bir şekilde parçalanıp içindeki askeri mühimmat ortalığa saçılabilir.
Dolayısıyla bu mühimmatın yanlışlıkla bir çocuğun veya meraklı birinin eline geçip faciaya sebep olması içten bile olmaz…
Öyleyse yapılması gereken insanların kullanımına açık başta Karasu olmak üzere bütün sahillerde gereken “tedbirler” alınmalı.
Denize girilen yerlere “uyarıcı levhalar” koyulup vatandaş kıyıya vurabilecek askeri mühimmat konusunda uyarılmalı.
Hatta zaman zaman belediye yetkilileri sahilde dolaşarak, kıyılara vurabilecek olan askeri mühimmatlar konusunda “anonslar” yapmalı…
Bu işin şakası falan yok. Gelin bu uyarıyı ciddiye alın ve askeri mühimmat taşırken batan Rus gemisinden ortalığa saçılan “patlayıcılar” konusunda tedbir alın.
Maazallah yarın bu askeri mühimmatlardan biri dahi sahile vurup çoluk çocuğun eline geçerse olacakları düşünmek bile insanı ürkütüyor.
Biz görevimizi yapıp yetkilileri; “Karasu sahilindeki tehlikenin farkında mısınız” diye uyaralım! Bakarsınız uyarılarımız karşılık bulur ve birileri gerekli tedbirleri alır…