Ankara ve İstanbul’da yaşanan “canlı bomba” eylemlerine “dil ucuyla” tepki gösteren dünya, Belçika’ya sıra gelince adeta hop oturup hop kalktı.
Bu da dünyanın “terör” olayları konusunda ne kadar “ikircikli” davrandığını bir kez daha gözler önüne serdi…
Aslına bakarsanız “terör” Türkiye’de olunca dünyanın nasıl ikiyüzlü davrandığını öteden beri biliyoruz.
Bilmediğimiz, Türkiye’deki yani içimizdeki “hainlerdi” çok şükür onlarında kimler olduğunu gördük.
Her “terör” olayını fırsat bilip Türkiye aleyhine çalışan bu “hainleri” bu millet hiçbir zaman unutmayacak…
Dün Belçika’da yaşanan “terör” olayı üzerine Brüksel’de AB binası önünde bir tören düzenlendi.
Törene Belçika Kralı, Kraliçesi, Başbakan ile devlet erkanı ve elbette neredeyse bütün Belçika vatandaşları katıldı.
Brüksel’de törene katılan herkesin tepki odağı ise “terör örgütü DAİŞ” ve onun kanlı eylemleri oldu…
Bizdeki gibi kimse çıkıp “katil devlet” diye bağırmadı. “Hükümet istifa” diye tek bir ses bile duyulmadı.
Muhalefetiyle, medyasıyla, kurumlarıyla, vatandaşlarıyla herkes devletinin ve hükümetinin yanında oldu.
Hele bizdeki gibi bazı “akademisyenler” çıkıp “teröristi” öven bir “bildiri” yayınlayıp altına da imza atmadı…
Dahası “Belçika terör ülkesi oldu. Birleşmiş Milletler Belçika’ya müdahale etmeli” diye ülkesini şikâyet eden bir tane bile “akademisyen” çıkmadı.
Tam tersi hepsi Belçika’nın bu zor gününde yanında oldu. Kendi devletlerine ve hükümetlerine sahip çıktı.
Bizdeki gibi “hainliği” marifet sayıp hazırlanan o alçak “bildiriye” gözleri kapalı imza atan “akademisyen” hiç olmadı…
Elbette bu ülkede de vatanını, milletini ve bayrağını seven binlerce “akademisyen” var. Onlara saygımız ve sevgimiz sonsuzdur.
Dolayısıyla ülkelerini karalamak için fırsat kollayıp önlerine konan her “bildiriye” imza atanlara “akademisyen” demek bile binlerce “akademisyene” hakaret olur.
Zira “bildiriye” attıkları imza ile marifet yaptıklarını zanneden bu bir avuç sözde “akademisyenden” olsa olsa; “kakademisyen” olur. Yanılıyor muyum…?
