Geldi geliyor derken, bugün Ramazan ayının birinci günü. Tüm İslam alemine mübarek olsun.Dünya işine öyle dalmışız ki insan ister istemez; “yahu ne çabuk geldi mübarek Ramazan” diye düşünüyor.İşin farkında değiliz ama günler “su gibi” akıp gidiyor. Geriye

Geldi geliyor derken, bugün Ramazan ayının birinci günü. Tüm İslam alemine mübarek olsun.

Dünya işine öyle dalmışız ki insan ister istemez; “yahu ne çabuk geldi mübarek Ramazan” diye düşünüyor.

İşin farkında değiliz ama günler “su gibi” akıp gidiyor. Geriye dönüp baktığımızda ise arkamızda kocaman bir “hiç” duruyor.

Kim bilir, belki de bu Ramazan bazılarımız için “son” olacak. Bir sonraki Ramazan’da sayılarımız eksilecek.

Geriye kalanlar da kendilerini şanslı zannedip sıraları gelinceye kadar sadece “biraz daha” oyalanacak…

Yine de bir Ramazan ayına daha sağlıklı bir şekilde ulaştığımız için Allah’a ne kadar şükretsek azdır.

İnşallah bir hastalık, elem keder olmaz da bu Ramazan’da da “oruçlarımızı” aksatmadan tutarız.

Gerçi “oruç tutmamak” için her türlü bahanemiz var. Ramazan geldi mi herkeste bir hastalık sormayın gitsin.

Tabi havalar da Maşallah acayip bir sıcak gidiyor. Zaman desen en uzun günlerdeyiz. Neredeyse 17-18 sat oruç tutulacak.

Hal böyle olunca kimi görsem ya “şekeri” var, ya da “tansiyonu.” Daha düne kadar iyiydin, ne bulursan götürüyordun n’oldu şimdi? Doktor “oruç tutma dedi.”

Tabi bu işin latifesi. Elbette kimseye “niye oruç tutmuyorsun” diye ukalalık taslayacak halimiz yok.

Her ne kadar çarşı pazar “zappardan” geçilmeyecek olsa da biz görmezden gelip “orucumuzu” tutmaya gayret edeceğiz…

Sizi bilmem ama Ramazan geldi mi insanın içini ayrı bir huzur kaplıyor. Bereketi ve bolluğu şimdiden kendini hissettiriyor.

Baksanıza, daha ilk günden çarşıya-pazara bereket geldi. “11 ayın sultanı” Ramazan ile birlikte, herkeste olağanüstü bir hareketlilik ve tatlı bir telaş başladı.

Özellikle de “iftariyelik” satışlarında büyük bir artış var. Etiketler biraz el yaksa da yine de fileler dolup taşıyor…

Ya Ramazan’ın vazgeçilmezi “Ramazan pidesine” ne demeli. Mübarek başka bir ayda alıp yesen bu lezzeti, bu tadı bulamıyorsun.

Bütün gün oruçlu kalmaktan mıdır nedir, sanki o “pidenin” tadı Ramazan’da daha bir başka güzel oluyor.

Tabi “iftar” sonrasını da unutmamak lazım. Eskiden biz “iftarımızı” yaptığımızda arkadaşlarımızla Bulvarda buluşur “teravih namazına” kadar bir aşağı bir yukarı dolaşırdık.

Şimdi ise Bulvar cıvıl cıvıl. Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı etkinlikler tam da Ramazan’a yakışır oluyor.

Ramazan’ın bereketi yazımıza bile sirayet etti. Yazacak daha o kadar çok şey var ama yerim bitti. Neyse ileriki günlerde devam ederiz. Şimdilik “iyi Ramazanlar…”