Türkiye İstatistik Kurumu, geçtiğimiz Haziran ayında bir önceki yılın intihar vakalarıyla ilgili yaptığı araştırmasının sonuçlarını açıkladı.TÜİK’in ilk kez bu yıl hazırladığı intihar istatistikleri, Emniyet ve Jandarmadan elde edilen bilgiler çerçevesind

Türkiye İstatistik Kurumu, geçtiğimiz Haziran ayında bir önceki yılın intihar vakalarıyla ilgili yaptığı araştırmasının sonuçlarını açıkladı.

TÜİK’in ilk kez bu yıl hazırladığı intihar istatistikleri, Emniyet ve Jandarmadan elde edilen bilgiler çerçevesinde, intihar olaylarına ışık tutmaya çalışıyor.

İstatistik sonuçlarında ise hiç de hafife alınmayacak rakamlar karşımıza çıkıyor.

Örneğin, geçtiğimiz yıl yurt genelinde meydana gelen intihar vakalarının 3 bin 225’i ölümle sonuçlanmış. İntiharcıların yüzde 72’sini ise erkekler oluşturmuş. Kaba intihar hızının yüzbinde 4,29 olduğu belirten araştırma sonucuna göre, her yüzbin kişiden dördü intihar ediyor.

Ve yine bu araştırmaya göre ortaya çıkan bir başka acı sonuç da, intiharların en fazla yaşlı nüfusta görülüyor olması. 75 ve üzeri yaşlarda intihar edenlerin oranı yüz binde 8,54.

Ve intihar sebeplerine bakıldığında intihar edenlerin yüzde 53,1’lik oranının intihar sebebi belli değil, ardından sırasıyla hastalık, aile geçimsizliği, maddi sıkıntılar ile eğitim geliyor.

Ardından da intihar şekilleri şöyle sıralanıyor; Kendini asmak, ateşli silah kullanmak, yüksekten atlamak, kimyevi madde kullanmak. İntihar eden kişilerin yüzde 31,7’si ise ilkokul mezunu.

Yazı buraya kadar biraz teknik oldu sanırım. Ancak bu konuya değinmek istememdeki sebep, son günlerde Sakarya’da da intihar ve intihar girişimi vakalarının artmasıdır.

Sizin de dikkatinizi çekmiştir mutlaka, şehrimizde de son dönemde intihar girişimleri bir hayli arttı. Bir gün bakıyorsunuz, köprüye çıkılmış, ertesi gün eline bıçağı alan dama çıkmış.

Peki nedir bu intihar vakalarındaki artışın sebebi? Herkes neden bu kadar çok ölmek istiyor?

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, dünyada her 40 saniyede bir intiharın, her 3 saniyede ise bir intihar girişiminin gerçekleşiyor ve son 45 yılda intiharlar yüzde 60 civarında arttı.  İntiharlar tüm dünyada ilk 10 ölüm nedeni arasında yer alıyor.

Bir insan kendini neden öldürmek ister?

Bu konuda yapılan araştırmalarda ise intiharların başlıca sebebi depresyon. Depresyonu, alkol ve madde bağımlılığı, ruhsal hastalıklar, çocukluk ve yetişkinlik dönemlerine ait örseleyici yaşantılar, olumsuz aile içi etkileşimler, sosyal yalıtılmışlık, toplumsal dayanışma azlığı, ekonomik sorunlar, kayıplar, umutsuzluk, dürtüsellik, göç gibi sosyo-ekonomik etmenler takip ediyor.

Peki nasıl engellenecek bu intihar vakaları?

İntiharları önlemek için, sadece kişilerin ruh sağlığını iyileştirmek yeterli olacak mı?  Bu soruya birçok kişinin “Hayır” şeklinde cevap verdiğini tahmin ediyorum. O halde,  bu sorunun çözümüne tüm kurum ve kuruluşların el uzatması gerekiyor.

Sorun öyle kolay kolay çözülecek gibi görünmüyor. Ama giderek ruhsal yapısı bozuk insanlar topluluğu haline gelmemek için yetkililerin bu konuda artık adım atması gerekiyor. Yoksa yakın zamanda birçok kişi, en küçük bir çaresizliğinde bile çare olarak intiharı düşünmeye başlayacak.