Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bas bas bağırıyor; “paralel ve onların uzantıları olan ihanet şebekeleriyle savaşın” diye…
Başbakan avazı çıktığı kadar söylüyor: “ana akım medya diye kendilerini tabir eden basın grubuna destek vermeyin” diye…
Dinleyen var mı?
Yok…
Bazı belediyelerde ve bazı kamu kurumlarında hala Cumhurbaşkanının ve Başbakanın kesinlikle ilişki kesmelerini istedikleri gruplarla sarmaş-dolaşlar devam ediyor…
Bu ne yaman çelişkidir ki, Cumhurbaşkanı ve Başbakan dinlenmiyor…
Bu ne yaman çelişkidir ki hala Cumhurbaşkanının ve Başbakanın asla ve kat’a Ak Partiye ve kendilerine kumpas kuranlarla el altından ya da açıktan kol kolalık devam ediyor…
İhanet diz boyu…
El altından maddi ve manevi desteğe devam edenleri hala gören yok mu?
Ya da görmek istemeyenler mi var?
Cumhurbaşkanına ve Başbakanına ihanet edenler sanmasın ki bunların hesabı bize sorulmaz…
O bazı seçilmiş ve o seçilmişlerin eli altında fırıldak gibi işler çevirenler zannetmesin ki yaptıkları gizli kalıyor…
Hesap günü yakındır…
Her şey tek tek not ediliyor…
Hesaba çekildiklerinde bakalım ne yalanlar söyleyecekler?
Önlerine belgeler konulduğunda bakalım dilleri doğruyu söyleyecek mi?
Bu şehirde bazı kimseler geldikleri makamları kendi güçlerinden zannediyor…
Ama öyle olmadıklarını çok yakında göreceklerdir…
Ankara’yı kandırmazsınız…
İhanetin edeli ağır olur…
Ve bu bedeli ödeyeceksiniz…
Çünkü uyarılmanıza rağmen hala bu bahsedilen ve uzak durulması gerekenlerle iş tutmaya devam etmenin hesabını vereceksiniz…
Hesap sorulmaya başlandığında köşe bucak kaçsanız da sizleri kimse koruyamayacak…
Ağa babalarınız da sizi koruyamayacak, zira onlar da hesaba çekilecek…
Gün ola harman ola…
Ben yükümü aldım bana bir şey olmaz diye düşünenler…
Bedel ödeme gününü…
Bekleyin…
Çok yakındır ve yakındadır…
Sağlıcakla kalın…