Bugün “Ramazan Bayramı!” Öncelikle herkesin “Ramazan Bayramı’nı” kutluyor ve “mübarek olsun” diyorum.Evet, bayramların hepimizde ayrı ayrı anıları vardır. Hele çocukluğumuzun bayramları bir başkadır.Bayram dendi mi hemen çocukluğumu hatırlar ve aklıma, Öm

Bugün “Ramazan Bayramı!” Öncelikle herkesin “Ramazan Bayramı’nı” kutluyor ve “mübarek olsun” diyorum.

Evet, bayramların hepimizde ayrı ayrı anıları vardır. Hele çocukluğumuzun bayramları bir başkadır.

Bayram dendi mi hemen çocukluğumu hatırlar ve aklıma, Ömer Seyfettin’in de hikâyelerine konu olan kıldığım “ilk namaz” gelir…

Bugün gibi hatırlıyorum. O zamanlar daha “ilkokula” bile başlamamıştım. Yine böyle bir Ramazan Bayramıydı.

Babam ve ağabeylerim “Arife” gecesinden “Bayram Namazı” konusunda sözleşmişlerdi.

İçim “kıpır kıpır” olup; “Ben de gelmek istiyorum” demek istedim ama nedense yapamadım.

O gece gözümü bile kırpmadan yatağımda bir sağa bir sola dönüp durdum. Ta ki annem odamıza gelip ağabeylerimi “Bayram Namazı” için uyandırıncaya kadar.

Annem odamıza girer girmez yataktan fırladım. Annemin; “sen uyumadın mı” şeklindeki sorusuna fırsat vermeden “Ben de Bayram Namazı’na gideceğim” dedim.

Sonra da babamın yanına gidip bana “abdest” almayı göstermesini istedim. O anda babamın yüzündeki mutluluğun ne anlama geldiğini yıllar sonra anladım.

Ben de baba olup çocuklarımla birlikte “Bayram Namazı’na” gittiğimde aynı mutluluğu yaşadım…

Ağabey-kardeş bir örnek bayramlıklarımızla, babam önde biz arkada doğruca caminin yolunu tuttuk.

Eski “Aziziye Camii’nin” kapısından içeriye girip kalabalık cemaat içinde babamın yanına oturduğumda içimi tarifi mümkün olmayan bir huzur kapladı.

Sıra “Bayram Namazı’nı” kılmaya geldiğinde kalabalık cemaat içinde bacak kadar çocuk ben de “saf” tutup uydum imama.

İlk “namazım” olmasına karşılık evde annemin ve rahmetli anneannemin namaz kılmalarından bir şeyler görmüştüm.

Ama “Bayram Namazı” farklıydı. Neticede yanımda duran babamın hareketlerine bakarak “ilk namazımı, Bayram Namazı’nı” kılmıştım…

Yaşadığım ömür boyunca bu anı unutacağımı hiç sanmıyorum. Tam tersi her bayram aklıma gelir ve sanki o anı yeniden yaşarım.

Bu bayram sabahında da “Bayram Namazı” kılmak üzere “Orhan Camii’nin” yoluna aynı duyguyla koyuldum.

Ancak “Bayram Namazı” kılmak için “saf” tuttuğumda yanı başımda çok sevdiğim “babam” yine yoktu.

Artık “babamın” yerini ben, benim yerimi de çocuklarım almıştı. İşte o an anladım ki “saflar” yavaş, yavaş değişiyor.

Netice itibariyle ben “her bayram aynı duyguyla” camiden çıkıyorum. Tabi bir sonraki bayram “safta” yer bulabilir miyiz Allah bilir. Hepinize iyi bayramlar…