Yazarımız Neşat Sazoğlu’nun babasını Şahabettin Sazoğlu vefat etti. Dün Hendek’e bağlı Kocatöngel Köyü’nde toprağa verildi.

Neşat Sazoğlu arkadaşımıza “başsağlığı” ve merhum Şahabettin Sazoğlu’na da Allah’tan rahmet diliyoruz.

“Evin direği” olan bir babayı kaybetmenin ne demek olduğunu bu acıyı yaşayanlar bilir. Dolayısıyla Sazoğlu ailesine Allah sabırlar versin…

Evet, dün Neşat Sazoğlu arkadaşımızın babasının cenazesine katılmak üzere Hendek’in Kocatöngel Köyüne gittik.

Yolu bilmediğimizden Hendek sapağında karşılaştığımız bir abla kardeşe Kocatöngel Köyü’ne nasıl gideceğimizi sorduk.

Onlarda bize “Bu yolu takip edip hiçbir yere sapmadan gidin. Kocatögel Köyü karşınıza çıkacaktır. Ancak bayağıca uzaktır bilginiz olsun” dediler…

Baktık bu abla kardeş de bizim gittiğimiz yöne doğru yaya olarak gidiyorlar. Bunun üzerine bizde kendilerine;“gideceğiniz yere kadar götürelim” dedik.

Abla kardeşi de arabamıza aldıktan sonra Kocatöngel Köyü yoluna koyulduk. Arabayla bir 15-20 dakika gittikten sonra “biz köyümüze geldik” dediler.

Bu kardeşleri araçtan indirmeden önce kendilerine;“Bu yolu her gün yürüyor musunuz, yoksa halk otobüsü falan var mı?” diye sorduk…

Aldığımız cevap hayli ilginç oldu. Bu iki abla kardeş kendi köylerinin de içinde bulunduğu güzergâhta sadece haftanın iki günü araç çalıştığını söylediler.

Onun dışında toplu ulaşım aracı olmadığını ve her gün bizim araçla 15-20 dakika gittiğimiz yolu“yaya” olarak yürümek zorunda kaldıklarını ifade ettiler.

Doğrusu bizim araçla yaklaşık 45-50 dakikalık Kocatöngel yolculuğu düşünülecekolursa bu güzergaha haftanın sadece iki günü toplu ulaşım araç konmasını yadırgadım…

Yazık günah. Yaşlısı var, genci var. Çoluğu, çocuğu var. O sıcakta, güneş altında insanlara haftanın 5 günü bu “eziyeti” çektirmek belediyecilik değildir.

Orada bir köy var ise ve bir tek kişi bile yaşıyor olsa Hendek Belediyesi o insanlara haftanın 7 günü toplu ulaşım imkânı sunmalıdır.

Nitekim Hendek demek sadece İlçe Merkezi demek değildir! Şayet Hendek’in her mahalle ve köyüne aynı hizmeti götüremiyorsanızortada bir yanlışlık var demektir…

Bu arada eski adıyla “E-5 Karayolu’ndan”Kocatöngel Köyüne saptığımız yolun hali de gerçekten içler acısı.

Herhalde 1950’lerde yapılıp asfaltlanmış bir yol ve bir daha ufak tefek “yamalar” dışında hiç el sürülmemiş. Her yer çukur. Yol demeye “şahit” lazım.

Dolayısıyla “İlçe Merkezi, Bayrak Tepesi, Fakültesi, doğalgazı, ulaşımı, şusu, busu” tamam da, ya “Hendek’in kuzeyi!”Bu bölgede yaşayanların Allah yardımcısı olsun…