Geçtiğimiz aylarda bazı "medikal firmalarının" haksız kazanç elde ettikleri gerekçesiyle bir soruşturma başlatılmıştı. Sakarya Emniyet Müdürlüğü de konuyla alakalı olarak yaptığı operasyonda bazı kişileri gözaltına aldı. Bu operasyon sonrası şuana kadar t
Geçtiğimiz aylarda bazı "medikal firmalarının" haksız kazanç elde ettikleri gerekçesiyle bir soruşturma başlatılmıştı. Sakarya Emniyet Müdürlüğü de konuyla alakalı olarak yaptığı operasyonda bazı kişileri gözaltına aldı. Bu operasyon sonrası şuana kadar tutuklanan olmadıysa da konuyla ilgili soruşturma halen sürüyor. Hatta Sakarya Sosyal Güvenlik Kurumu'nda bu konuyu araştıran müfettişlerin olduğu da biliniyor. Buna rağmen bazı "medikal firmaları" halen bazı SGK çalışanlarıyla dirsek teması yapmaktan geri kalmıyor. Dün "medyadetay.com'a" elinde "kartvizitle" birlikte bir okuyucumuz geldi. Elindeki "kartvizit" bir "medikal firmasına" aitti. Bu okuyucumuz "medikal firmasına" ait "kartviziti" önüme koyduktan sonra başladı anlatmaya. Gerçi elinde "kartvizitle" gelen okuyucumuzun anlattığı biraz karışık bir hadise ama dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım. Konunun özeti şu; bu okuyucumuzun evinde "uyku apnesi" olan bir hastası var ve sürekli olarak bununla ilgili bir cihaz kullanması gerekiyor. Bu cihazı alabilmek için de elbette "heyet raporu" isteniyor ve bu raporu da SGK'ya götürüp ellerinde böyle bir cihaz olup olmadığını sorması gerekiyor. Zaten işte tam da bu noktada olaylar başlıyor. Şayet SGK, "bu cihaz bizde var" derse hastaya kullanması için cihaz veriliyor. Doktorun verdiği süre içinde bu cihazı kullandıktan sonra da tekrar SGK'ya iade edilmesi isteniyor. Şayet doktor tarafından verilen bu cihaz kurumun elinde yok ise o zaman SGK bu cihazın dışarıdan yani "medikal firmalarından" alınması için onay veriyor. İşte bu noktada SGK'da çalışan bazı kişiler devreye giriyor ve "medikal firmalarına" ait "kartvizitler" havada uçuşuyor. Bazı SGK çalışanları cüzdanlarından çıkardıkları bir "medikal firmasına" ait "kartviziti" hastaya veya yakınına vererek yönlendirme yapıyor. Hatta hastaya veya yakınına verilen "kartvizit" dışındaki bir "medikal firmasından" gelecek faturanın geçersiz olacağı söyleniyor. Doğrusunu isterseniz "medikalcilere" yönelik operasyon yapılması ve haklarında soruşturma açılmış olması birilerini hala caydırmışa benzemiyor. Öyle ki, aynı personel, SGK'da bu konuyu inceleyen müfettişlerin gözünün içine baka, baka bir "medikal firmasına" ait "kartviziti" dağıtma cesaretini gösteriyor. Anlaşılan SGK içinde çalışan bazı personeli ne soruşturma ne de müfettiş incelemesi gözünü korkutmuyor. Korkutacak gibi de görünmüyor. Artık "gözü dönmüş bunların" ne soruşturma ne de müfettiş umurlarında bile olmuyor. Düşünün ortada nasıl bir "rant" var.?
Next