Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik önceki gün AKM’de düzenlenen “Çözüm süreci” konferansına katıldı…Daha sonra Ak Parti il binasını da ziyaret eden Bakan Çelik toplantı salonunda teşkilat mensuplarına bir konuşma yaptı…Sayın Çelik’in burada yaptığı konuşm

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik önceki gün AKM’de düzenlenen “Çözüm süreci” konferansına katıldı…

Daha sonra Ak Parti il binasını da ziyaret eden Bakan Çelik toplantı salonunda teşkilat mensuplarına bir konuşma yaptı…

Sayın Çelik’in burada yaptığı konuşmayı dinledim…

Teşkilat mensuplarına verdiği değeri öyle güzel söyledi ki anlatamam…

Ancak bu kadar olur teşkilat çalışanlarını övmek…

Sayın Çelik donanımlı bir bakan…

Ak Parti adına gerçek bir değer ve fikir adamı…

Ayrıca terör meselesinin nasıl çözüleceğine dair yaptığı açıklamalar kayda değerdi…

Çözüm süreci ile ilgili Bakan Çelik’in söylediği bazı cümleler şöyleydi: “Bu nasıl oldu? Siyasi cesaretle. Millette ortaya çıkacak olan irade her şeyin üstesinden gelir. Bu iradenin ortaya çıkması sizin eserinizdir. Bugün ne gerçekleştiriliyorsa Türkiye’de, dünyada, bunların hepsi sizin iradenizdir. Mülkiyeti bize ait olan şeyler vardır. Milleti millet yapan değerler vardır. Güçlü bir devlet olmak için, güçlü ordu, güçlü siyaset, güçlü ekonomi olmalı. Tarihe damga vuran bir devlet olmak için ne yapmalıyız. Devlet kendi halkının iradesi doğrultusunda devleti daha da ileri götürebiliyorsa o kalıcı oluyor. AK Parti 10 yılda ekonomiyi düzeltti, oligarşik gruplarla mücadele etti. Bunların hepsini aynı anda yaptı. Kapatma davası ile karşı karşıya kaldık ama içe kapanmadık. Şimdi Türkiye yıllar içine yayılmış, sosyal ve ekonomik sorunla boğuşuyor. Bir de bunun terörle olan boyutu var. Türkiye’deki demokrasi standartlarını yükselterek üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Milletten kopmuş ideoloji yüzünden her kesimden insanlar acı çekti. Milliyetçiler mağdur edildi, solcular mağdur edildi, başörtülüler mağdur edildi, ana dillerini konuştuğu için insanlar mağdur edildi. Şimdi ana dilde eğitimi özgürleştirdik. Şimdi soruyorlar, siz Türk ifadesini çıkaracak mısınız diye. Biz hiçbir zaman etnik grupları tek tek anmadık. Bizler Türk milletine, bunların hepsini içine alacak şekilde Türk milleti dedik. Birileri çıktı, Türk milletini ırkçılığa dayandırdı. Diğerine karşı ise sentetik bir ırkçılık ortay çıkarıldı. Bu topraklarda hiç yaşamadığımız, alışık olmadığımız bir durum bu. Bu uygulamaların hiçbiri halkımızın onay verdiği uygulamalar değildi. “Geçmişte devletin eksik demokrasi anlayışı yüzünden ortaya çıkan sorunlar vardı. Sorun devletin üzerinde tek tip millet yaratmaya çalışmasından çıkmıştır. Bunun karşılığında bugün ne Kürt kardeşimize ne de başka bir kültüre karşı baskı kalmamıştır. Bu parti asimilasyon politikalarına sizin desteğinizle son vermiştir. Hiç kimsenin kimliği üzerine yasak konulmasına en başta biz müsaade etmeyiz. Biz kendi kültürümüze göre tek millet olarak yolumuza devam edeceğiz. Bugün buradan yola çıktığınızda hiçbir sınırla karşılaşmadığınız bir dönem yaşıyoruz. Coğrafyamızın kalbi olan Türkiye’ye büyük işler düşüyor. Kim ki bu silahlı unsurların ülke sınırları dışına çıkarılması adına rahatsızsa, yanlış yapıyorlar. Biliyoruz ki CHP’de de, MHP’de de bu süreci destekleyenler var. Bunların başındakileri, yeni Türkiye rahatsız ediyor.  Siz milleti ırkçı bir anlayışla, mezhepçi bir anlayışla tanımlarsanız, bu milletin önünde en büyük engel olursunuz. Biz bu sürecin karşısında hiçbir şey vermedik. Görüyorsunuz, devlet de millet de dimdik ayakta. Önemli olan devletin adil olmasıdır. Geçmişte devlet adına zalimlik yapanların iktidarı sona erdiği için bu ayrıcalıktan yararlananların millet içindeki baskıları sona erdiği için rahatsız oluyorlar. Diyorlar ki Türk Milleti mi denecek Türkiyeli mi denecek. İçinde ırkçılık olmayan, mezhepçilik olmayan bir şekilde olacak. Türkçe resmi dil olmaktan çıkacak mı? Bu topraklarda konuşulan her dil bizim için mübarektir. Hiçbir dili yasaklamamız söz konusu değildir. Biz inançlarımız gereği tüm dilleri, dinleri mübarek sayarız. Bu coğrafyada Türkçe hepimizin ortak iletişimi. Bu büyük bir zenginliktir. Resmi dilin Türkçe olmaktan çıkarılması kara bir propagandadır. Resmi dil Türkçe olarak devam edecektir” diye sözlerini bitirdi…

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in anlattıklarına baktığınızda çözüm sürecinde siyasi iktidarın ve devletin hiçbir zümreye devlete veya gruba söz vermediği ortaya çıkıyor…

Çözüm sürecini engellemeye kalkanların söyledikleri “örgüte taviz veriliyor” propagandası da boşa çıkmış oldu…

Sağlıcakla kalın…