Aslında bugün AK Parti Arifiye İlçe Teşkilatı’nda “delege” seçimi sırasında yaşanan krizi yazacaktım.

Ancak Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu ile ilgili basında çıkan haberler üzerine Arifiye’yi yarına bırakıp bu konuyu köşeme almayı uygun gördüm.

Zira Vali İrfan Balkanlıoğlu, Sakarya’ya atandığı günden buyana kendisine karşı sistemli bir “karalama kampanyası” başlatılmış gibi gözüküyor…

Maalesef bu karalama kampanyasına ulusal medyanın belli başlı gazete ve haber siteleri önderlik ederken yerelde de buna “çanak” tutanların olduğu görülüyor.

Her ne kadar bazı yerel medya kuruluşları ulusal medya ve haber sitelerinin haberini kaynak gösterip tabiri caizse “arkadan dolanmaya” çalışsa da olay öyle değil.

Bazı yerel medya kuruluşları ulusal medyanın arkasına sığınarak Vali Balkanlıoğlu ile ilgili açıkça karalama kampanyası yürütüyor…

Öncelikle bazı ulusal ve yerel medyanın yaptığı habere bakacak olursak bariz bir şekilde olayın nasıl çarpıtıldığı ortadadır.

Bir kere Vali Balkanlıoğlu “4 Temmuz 2017” günü görevine başlayıp makamına gelip oturdu.

Öyle “iddia” edildiği gibi herhangi bir cemaatin mensupları tarafından “tekbirle” falan da karşılanmadı…

Nitekim o tarihte yani “4 Temmuz 2017” günü yapılan karşılama töreninde özellikle yerel ve ulusal medyanın temsilcileri de oradaydı.

O törenle ilgili kamera kayıtları ve orada bulunan medya mensuplarının gözü önünde cereyan eden karşılama törenine herkes şahit oldu.

Zaten öyle bir şey olmuş olsaydı, daha o gün konu gündeme gelir, bugün beklenmeden haber yapılırdı…

Cemaat üyeleri tarafından karşılandı ve “tekbirle” makamına oturdu denilen olay ise “15 Temmuz 2017” akşamı yaşandı.

“15 Temmuz’u” tekrar canlandırmak isteyen bazı sivil toplum kuruluşları ile vatandaşların Vali Balkanlıoğlu’ndan bir isteği oldu ve bu istek de geri çevrilmedi.

Bunun üzerine Vali Balkanlıoğlu “15 Temmuz” akşamı vatandaşları kapıda karşıladı ve bu esnada da “Ya Allah, Bismillah, Allah-u Ekber” diyenler oldu…

Şimdi “15 Temmuz” akşamı tamamen canlandırma yapılan bu olayı alıp “4 Temmuz” gibi göstermeye kalkmanın iyi niyetle hiçbir alakası yoktur.

Hele bunun habercilikle ve “basın özgürlüğü” gibi kavramlarla da bağdaşır tarafı hiç yoktur.

Bu haberleri yapanlar tamamen art niyetli ve Vali Balkanlıoğlu’nun da dediği gibi kime ve nereye hizmet ettikleri belli olan tiplerdir…

Kim ne derse desin, “15 Temmuz” akşamı bir canlandırma olarak yapılan bu olayın “4 Temmuz’da” yaşanmış gibi gündeme getirilmesinin arkasında farklı bir neden vardır.

Bu haber kesinlikle birileri tarafından “kurgulanmış” ve zamanı beklenerek “servis” edilmiş bir haberdir.

Bu işin arkasında muhtemelen zamanında bu şehirde görev yapmış bir kamu görevlisinin olma ihtimali yüksektir…

Nitekim Sakarya medyasında bu konuyu ulusal medyayı kaynak göstererek yayınlayanların geçmişte bu kamu görevlisiyle yakınlıkları iyi analiz edilmelidir.

Kaldı ki ulusal medyanın bu konudan haberi ancak ve ancak Sakarya’da ki yerel kaynakları sayesinde olmuştur.

Bu “kurgulanmış” ve zamanı beklenerek servis edilmiş haber birileri tarafından çok güzel tezgâhlanıp İstanbul medyasına sunulmuştur…

Netice itibariyle bu haberle Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu nezdinde bütün Sakarya ve özellikle de o gece “gazi” olanlar “rencide” edilmiştir.

Aynı gecenin yıldönümünde bir canlandırma yapıp vatandaşın aynı duygularla “Ya Allah, Bismillah, Allah-u Ekber” deyip Valilik Makamına girmesi çok normaldir.

Dolayısıyla bu olayda direkt hedef haline getirilmek istenen Vali Balkanlıoğlu’nun bu haberi servis edenler için kullandığı “FETÖ’ye hizmet eden tipler” tespiti de yerindir…