Geçtiğimiz günlerde Feriz ile ilgili bir yazım olmuştu.

Yazımın başlığı da “Ferizli’ye Gündoğdu” şeklindeydi.

Anlaşılan bu yazı Ahmet Soğuk’un “kimyasını” bozmuş.

Hem de öyle bozulmuş ki;

Yaklaşık “3 yıl” önce Ferizli Belediyesi ile ilgili yaptığımız bir habere ilgili savcılığın daha yeni tamamladığı “iddianame” ile gazete gazete dolaşmaya başlamış.

Nihayet bir yerde de yayınlatıp aklı sıra buradan bizi “karalamaya” çalışmış…

***

Ahmet Soğuk, bir kere elindeki savcılık “iddianamesini” mahkeme kararıymış gibi yutturmaya kalkma.

Elinde dolaştırdığın ve bir gazeteye “editöryal” olarak yayınlattığını tahmin ettiğim o kâğıt mahkeme kararı falan değil.

Sadece bir “iddianame!”

Hele bir dur bakalım, mahkeme açılacaksa bir açılsın.

Ondan sonra biz de imzaların “kriminal” incelemelerini isteyelim.

Bakalım sonuç ne çıkacak…?

***

Savcılığın görevi bu!

“İddianame” hazırlamak.

Hazırladığı “iddianamede” gerekirse “idam” bile ister.

Ancak kararı “mahkeme” verir.

Ahmet Soğuk değil!

Kaldı ki biz zaten haberimizde savcılığı göreve çağırdık.

Savcılık da bunun üzerine araştırma yapıp “iddianameyi” hazırlamış.

Birden niye “heyecan” yapıp “bu ‘iddia da’ yalan çıktı” diyorsun?

Yarın öbür gün, mahkeme kararını verdiğinde yine “kimyan” bozulmasın…?

***

Sonra öyle senin dediğin gibi savcılık “iddianamesinde” imza ile ilgili bölümde “bahse konu imzalar Y.A. isimli şahsa aittir” demiyor.

Orada aynen şu ifade yer alıyor;

“İmzalar arasında uygunluk ve benzerlik bulunduğu belirlenmekle birlikte, bahse konu imzaların Y.A’nın eli mahsulü olduğu kanaatine varılmıştır.”

Yani “kesin” bir ifade yok.

Bilmiyorsan öğren;

Mahkemeler “kanaatlere” göre değil “kesin delillere” göre karar verir.

Hele Ahmet Soğuk’un “kanaatini” dikkate bile almaz…!

***

Kısacası kimseyi yanıltmaya kalkma.

Bunca yıl belediye başkanlığı yaptın.

Eksik bilgilerle insanları kandırma.

Bak artık Ferizlilerin de sana güveni kalmamış olacak ki yeniden “aday” gösterilmedin.

Sadece Ferizliler değil AK Parti’ye, dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı da “güveni sıfırlamışın” ki, seni “aday” yapmadılar.

Aksi olsaydı bugün tekrar Ferizli Belediye Başkan “adayı” olurdun…!

***

Öyleyse “Ferizli’ye Gündoğdu” dendiğinde bozulmayacaksın.

Hatayı, kusuru, kabahati, kendinde arayacaksın.

Bugün Ferizli’de kimle konuşsak, çoğu senden şikâyetçi!

İnsanları bu hale sen getirmişsin, ben değil.

Doğru dürüst hizmet verseydin de, AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan seni tekrar “aday” gösterseydi.

Dolayısıyla Belediye Başkanı olarak bu son günlerini iyi değerlendir.

Zira “31 Mart’tan” sonra seni kimse hatırlamayacak.

Belki medya bir müddet daha seninle ilgilenebilir.

Öyle ya, bakarsın yeni gelen yönetim şöyle bir eski defterleri karıştırır…!

***

Bu arada keşke o imzaların hangi belgeye ait olduğunu da söyleseydin.

Sahi onu niye söylemedin?

Şimdi biz burada yazardık ama belli ki “aday” gösterilmediğin için “kimyan” fena halde bozulmuş.

Bunun üzerine “Ferizli’ye Gündoğdu” başlıklı yazımız işin “tuzu, biberi” olmuş…!

***

Ahmet Soğuk;

“Algıymış, İrlandalıymış” geç bunları.

Sen git kendi derdine yan.

Zira AK Parti, dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan, “aday” yapmayarak sana en büyük cezayı kesmiş.

Senin için bundan daha büyük bir ceza olabileceğini de sanmıyorum.

Bu ceza Ahmet Soğuk olarak sana ömür boyu yeter!

Öte yandan sana inanıp elindeki savcılık “iddianamesini” mahkeme kararı diye yayınlayan “medyaya” da selam olsun…!