Baba: Evladım seni çok göresim geldi, nerelerdesin?

Evlat: Baba çok işim var…

Baba: Evladım seni arıyorum ama bulamıyorum?

Evlat. Baba toplantılarım var…

Baba: Evladım bugün seni yemeğe bekliyoruz…

Evlat: baba arkadaşlarla önceden yaptığım bir program var…

Baba: Evladım bir sesini duyayım dedim…

Evlat: Babacığım şimdi kapatmak zorundayım, ben seni sonra ararım…

Baba: Evladım seni ne zaman göreceğiz?

Evlat: Baba çok işim var, bir ara uğrarım…

Baba: Evladım dün gece rüyalarıma girdin, iyi misin?

Evlat: İyiyim baba iyiyim. Şu an araba kullanıyorum, mutlaka ben seni arayacağım…

Baba: Evladım ne zaman arasam işin var, yoğunsun, seni çok özledim, ne zaman görüşeceğiz?

Evlat: Offf baba yaaa!!!!

Bir zaman sonra evlat babasına telefon eder. Telefonu açan babasının komşusudur…

Evlat: Babamla görüşeceğim, çok işim var, gelemeyeceğimi söyleyecektim…

Komşu: Babanız dün gece vefat etti, babanızın son sözleri de “evladım şimdi iş toplantısındadır, onu rahatsız etmeyin, beni toprağa siz verin” oldu…

Evet analar ve babalar maalesef böyle…

Çünkü geçmişin çocukları şimdilerin babalarıdır…

Gençliğinde aynı numarayı yapan…

Bizler…

Sizler…

Onlar…

Aynı akıbeti yaşamak durumunda kalıyoruz, maalesef ki maalesef…

İnsanoğlu dünyaya ayak bastığından beri hep evlatlarına bakmıştır…

Hiçbir zaman evlatlarıyla ilgilendiği kadar ana babasıyla ilgilenmemiştir…

Halbuki, anne ve babayla yakından ilgilensek…

Onların hayır dualarını alsak çok daha iyi olmaz mı?

Gerçi hiçbir zaman ana ve babaya evlatlarımıza baktığımız gibi bakamayız ama en azından onların gönüllerini yapsak çok daha iyi olur…

Biliyoruz ki, bu dünya geçici…

Ana ve babanın evlatlarının üzerindeki hakkı çok büyüktür…

Bu hakkı bilerek anaya ve babaya itaat etmek ve onları üzecek şeylerden kaçınmak gerek…

Zira sonuç değişmiyor…

Her doğan insan kadın ve erkek olsun anne ve baba olarak bu dünyada yaşıyor ve öteki aleme göç ediyor…

Sağlıcakla kalın…