Bu “koronavirüs” belası yüzünden uzun zamandır bir yerlere çıkamıyoruz.

Pek sık yaptığımız bir durum olmasa da dışarıda yemek yemeyi özledik.

Geçen gün iş çıkışı evimize giderken önünden geçtiğimiz bir restorandan gelen güzel kokular “nefsimizi” harekete geçirdi.

Hemen arabayı durdurup “nefsimizi” körlemek adına restorana girip “paket” siparişi verdik.

Tabi siparişimizin hazırlanması süresinde de restoran dışında beklemeye başladık…!

***

Bu bekleyiş sırasında ister istemez gözümüz verdiğimiz siparişleri hazırlayan ustalara takıldı.

Baktım adamların ağzında “maske” yok.

Elinde eldiven yok.

Çıplak elle verdiğimiz siparişler hazırlanıyor.

“Hijyene” falan kimsenin dikkat ettiği yok.

Kimsenin de ustaları uyardığı yok…!

***

Neyse;

- Ya sabır.

Çekip sesimizi çıkartmadan bekledik.

Bu arada da;

- Nasıl olsa ateşte pişiyor.

- Bu sıcaklıkta “koronavirüs, moronavirüs” kalmaz.

Deyip kendimizi avutmaya çalıştık…!

***

Nihayet siparişimizin hazırlanması bitti.

İş “paketlemeye” kaldı.

Bir de ne görelim?

Siparişleri paketleyen elemanların da pişiren ustalardan farkı yok.

“Maske” hak getire.

Eldiven desen zaten yok.

Adam çıplak elleriyle siparişleri oradan alıp buraya koyuyor.

Hele siparişin içine ilave edilen “garnitürün” konması tam bir “facia.”

Adam sanki “ot arabasından” elle “ot” alıyor.

Avuçlamış “garnitürü” doldurup duruyor.

Şimdi gel de bu siparişi “afiyetle” ye…!

***

Elbette bütün restoran ve lokantaları aynı kefeye koymak doğru değil.

Kurallara uyan restoran ve lokantalar da vardır.

Ancak yine de denetim aralıksız yapılmalı.

Kesilen “cezalar” ağırlaştırılmalı.

İnsanlar dışarıdan “paket servis” sipariş ederken yanında “koronavirüs” almamalı.

Gerekirse kurallara uymayan restoran ve lokantalar belirli bir süreyle kapatılmalı.

Abartmıyorum.

Sağlık bu.

Kurallara uyulmuyorsa kapatılmalı…!

***

Bu arada verdiğim siparişi de tabii ki almadım.

Tabi restoran sahibiyle biraz tartıştık.

Ancak canımızı da yolda bulmadık.

Netice itibariyle işin ucunda, “tatlı tatlı yemenin, acı acı çıkartması var.”

Hele “entübe” olup bir tarafımıza boru sokulmaktansa dışarıdan yemek yemem olur biter.

Zaten şu “koronavirüs” belası bitmeden bir daha dışarıdan sipariş vermek mi?

Tövbeler olsun…!