Dün çok büyük bir kabahat işledim.

Sonra yaptığımdan utandım.

Karşımdaki insandan “özür” diledim.

Ancak bazen “özür” yeterli olmuyor.

Ancak yapacak bir şey yok.

Oldu bir kere…!

***

Aslında kabahatin büyüğü bende değil.

Asıl kabahat bu yolları yaparken adam gibi “meyillerin” hesaplanmaması.

Mazgalların adam gibi yapılmamasında!

Bütün bunların üzerine bir de trafikte bizim gibi araç kullananlar olunca;

Sonuç kaçınılmaz oluyor…!

***

Evet;

Neden bahsettiğimi aşağı yukarı anladınız.

Dün şehir içinde aracımızla giderken yol kenarında biriken, daha doğrusu “yapay göl” haline gelen su birikintisine girdim.

Aslında çok da fazla bir hızım yoktu.

Zaten şehir içinde hele hele Adapazarı’nda araç kullanıyorsanız hız yapmanız mümkün değil.

Sağlı sollu parklar.

Trafikteki “magandalar” derken hız yapmanız mümkün değil…!

***

Neyse;

Dün normal bir hızda trafikte ilerlerken bahsettiğim o su birikintisine girdim.

Maalesef kaldırımda giden bir aileyi de baştan aşağıya yıkadım.

Tabi bazıları gibi basıp gitmedim.

Aracımı müsait bir alana park edip üzerlerini ıslattığım ailenin yanına gittim.

Özür üzerine özür diledim ama fena halde ıslandıklarını görünce çok üzüldüm.

Neyse ki üstlerini başlarını batırdığım aile anlayışlı çıktı.

Özrümü kabul edip;

- Kabahat sende değil.

- Şehir içinde bir çok yerde böyle yerler var.

- Biraz yağmur yağdı mı ortalık “göle” dönüyor.

- Sonuç da işte böyle kaçınılmaz oluyor.

- Kabahat senin değil yolların bu hale çeviren belediyelerde.

Diyerek gönlümü aldılar…

***

Netice itibariyle vatandaş haklı!

Tamam, bizde de hata var ama kabahatin büyüğü belediyelerde.

Yahu bu şehirde “numunelik” adam gibi döşenmiş bir asfalt yol olmaz mı?

Nereye gitsen karşında koca koca su birikintileri.

Bu yolları yaparken nasıl bir hesaplama yapılıyor anlamak mümkün değil…!

***

Hadi diyelim yapanlar bu işi bilmiyor.

Belediyenin yetkilileri, mühendisleri bu sıkıntıyı görmüyor mu?

Yağmurlu havada hiç mi Adapazarı yollarına çıkılmıyor.

Bir düzeltin şu yolları yahu!

Sürücüye de vatandaşa da yazık.

Hadi biz anlayışlı bir aileye düştük.

Biraz “gıcık” birileri olsaydı “sopayı” yemiştik.

Demedi demeyin.

Özellikle yağmurlu havalarda araç kullananı, yayası belediye yetkililerinin “kulak zarını” patlatırcasına “çınlatıyor” haberiniz olsun…!