Kelime anlamına baktığımızda “çılgın” ifadesinin “aklını kaçırmış, deli” manasında kullanıldığını görüyoruz.

Mecazi anlamına göre ise “çılgın” kelimesi “ölçüsüz, aşırı davranışlarda bulunan kimse” anlamına geliyor.

Vatandaşlar arasında “çılgın” kelimesine daha başka ifadeler yüklense de “lügat” anlamı yukarıdaki gibi biliniyor…

Son günlerde Sakarya’da da fazlaca “çılgın” olaylar yaşanmaya başladı. “Sudan bahanelerle” kavga çıkartıp, sonra da işi “linç” etmeye kadar götürmek olağan hal aldı.

“Vay niye yan baktın” haydi bir güzel pataklayalım! “Vay efendim bana laf attı” yer misin yemez misin bas odunu!

“Senin niye kaşının üstünde gözün var” Allah ne verdiyse saldırıp “eşek sudan gelinceye kadar” döv gitsin…

Çok da “cesuruz” ha! Öyle tek başımıza saldırdığımız falan yok! En az dört kişi bir olup bir kişiye saldırıyoruz!

Hızımızı alamayıp yoldan geçenleri çağırıp hatta telefonla arkadaşlarımızı arayıp onlara da adam dövdürüyoruz.

Dahası elimiz acımasın diye “sert cisimlerle” vurup, iyice “komalık” etmeden de bırakmıyoruz…

Geçen gün Sakarya Büyükşehir Belediyesi adına çalışan tam “9 cankurtaranın” baba ve oğlunu nasıl “cesurca (!)” dövdüklerini gördük.

Daha bu olayın üzerinden fazla zaman geçmeden bu defa Akyazı’da bir otobüs firmasında çalışan “muavin” feci şekilde darp edilip hastanelik oldu.

Diğer “cankurtaranlar” olayında olduğu gibi Akyazı’da “muavinin” dövülme hadisesi de kalabalık kişiler tarafından gerçekleştirildi…

Bu Sakarya’ya n’oldu böyle? Eskiden bu şehir böyle değildi! Elbette bazı olaylar olurdu ama bu kadar sık ve adice olmazdı.

Sahi n’oldu bu şehre böyle? 1980 öncesi “anarşinin” kol gezdiği dönemde bile bu şehirde sokakta gezmek bu kadar tehlikeli değildi.

Bugün ise sabah evden çıktığımızda akşama eve mi döneriz, yoksa geceyi hastane odasında mı geçiririz belli değil…

Maalesef bugün ne siyasette, ne çalışma hayatında, ne iş hayatında kimsenin kimseye “saygısı” da, “tahammülü” de kalmadı.

Dostlar, arkadaşlar en acısı da aile içinde bile birbirimizin gözünü oymaya kalkacak kadar insanlıktan uzaklaştık.

Doğrusu son zamanlarda yaşananlara baktığımızda bu şehir “çılgın Sakaryalılar” ile dolup taşmış da farkında değiliz. Allah sonumuzu hayretsin. Allah cümlemizi korusun…