Allah affetsin.

İki Ramazandır mübarek aydan bir şey anlamadık.

“Koronavirüs” tedbirleri sebebiyle ikidir Ramazan ayını boş geçirdik.

Çok şükür oruçlarımızı tuttuk ve tutuyoruz.

Ancak Ramazan’ın o “manevi” havasından bu senede mahrum olduk.

Mübarek garip geldi garip gidiyor…!

***

Öyle ya;

Tam kapanmayla birlikte iki Ramazandır insanda manevi haz diye bir şey kalmadı.

“Teravih” yok, Bayram Namazı yok, Cuma yok.

Camilerde “hatim” yok.

Yok oğlu yok!

Ramazan’ın geldiğini ve nasıl geçtiğini anlayamadık.

Allah kabul etsin…!

***

Öyle böyle değil.

İki Ramazandır maneviyatımızı törpüleye, törpüleye geriye “oruç” tutmaktan başka bir şey kalmadı.

Hani onu da neredeyse “aşı” muhabbetine elimizden alacaklardı.

Neyse ki vatandaş;

- Hop o kadar da değil.

Dedi.

Yoksa “orucumuzda” başta “aşı” muhabbeti olmak üzere bazı densizlerin;

- Oruç vücut direncini düşürüp “antikor” oluşumunu engelliyor.

Zırvalarıyla millete oruç tutturmayacaklardı.

Hatta daha da ileri gidip Ramazanı “ertelemeye” kalkanlar bile çıktı.

Sanki matematik sınavı erteliyor geyik…!

***

Anlayacağını bu senede;

- Ramazan mahzun.

- Oruç mahzun.

- Camiler mahzun.

- Biz mahzun.

Seneye de “kim öle, kim kala.”

Allah eskiden olduğu gibi Ramazan aylarını ağız tadıyla yaşamayı tekrar nasip etsin.

Amin…!