Nerden başlasam, nasıl anlatsam bilemiyorum. Yoğun bir yağış başlıyor ve yağışlar sele dönüşüyor.

Yağıştan en çok etkilenen bölge Aşağıdereköy oluyor. Sel suları önüne kattığı her şeyi sürükleyip götürüyor.

Bu arada da bir çocuk annesi “Gülderen Altınbulak” isimli bayan da sel sularına kapılarak hayatını kaybediyor…

Adettir her felaket sonrasında mutlaka olayın sorumluları aranır. Ancak bu defa sorumlu bulmak biraz zor gibi duruyor.

Nitekim sıcağı sıcağı yapılan açıklamalara bakıyorum da ortada herkes “gardını” alma telaşına düşmüş gözüküyor.

Mesela “SASKİ” çıkmış “biz uyarıda bulunmuştuk” diyor. Yani yaptığı uyarıyla kendilerini “sütten çıkma ak kaşık” kadar masum ilan etmeye çalışıyor…

Oysa SASKİ’nin “uyardık” dediği yazı Başbakanlığın “dere yatakları ve drenaj kanalları” ile ilgili genelgesi.

SASKİ de almış bunu “31.07.2012” tarihinde aynen belediyelere yollamış. Yani bildiğinden değil üzerinden atmak için iş yaptım görünmüş.

Şimdi de kalkmış 3 yıl öncesi gönderilen bir yazının arkasına sığınarak “biz sorumlu değiliz” diye kendilerini aklamaya çalışıyorlar…

Velev ki dediğiniz gibi olsun. 3 yıl önce yaşanabilecek bir sel felaketi ile ilgili uyarılarınızı yaptınız.

Öyleyse 3 yıldır neden bu uyarıların peşine düşmediniz? Neden Başbakanlık genelgesine belediyelerin uyulup uyulmadığına bakmadınız?

Bir anne hayatını kaybetti ve birden bire aklınıza o genelge geldi. Aferin size. Kusura bakmayın ama 3 yıl önceki genelge sizi bu sorumluluktan kurtarmaz…

Yazık! Selde hayatını kaybeden annenin cenazesindeki fotoğrafa bakıyorum da bir Serdivan Belediye Başkanı, AK Parti İl Başkanı ve AFAD Müdürü var.

Ya o cenazede olması gereken diğer isimler nerede? İşi “biz sorumlu değiliz” demeye getiren SASKİ Genel Müdürü nerede?

Ensesi kalın biri hapşırırken ölse cenazede en ön safta yer tutarsınız. Tabuta omuz atmak için birbirinizi ezersiniz…

Aslına bakarsanız bu olayın sorumlularını aramak için uzağa gitmeye gerek yok. Bu cenazeye kimler katılmadıysa bilin ki sorumlu onlardır.

“Fırat kenarında bir oğlak kaybolsa onun hesabını Allah Ömer’den sorar” sözüne inanıyorsak, bilin ki ilin “Şehrül-Emini” bu olaydan sorumludur.

Öyleyse “boşuna mazeret üretmeyin, bu olaydan siz sorumlusunuz.” İyisi mi gelin aynı acıları tekrar yaşamamak için o genelgenin gereğini yapın…