Sözde gazeteci.

Meslek büyüğü!

Sorsan duayen!

Habertürk’ün de Ankara temsilcisi.

Muharrem Sarıkaya.

***

Bu “densizin” yaptığı “terbiyesizliği” biliyorsunuz.

Geçtiğimiz günlerde Gaziantep’in kurtuluşunun 100’üncü yılı nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ile bir röportaj gerçekleştirdi.

Ancak röportaj sırasında ses ve bağlantı sorunu yaşanınca kendisine yardımcı olmak için İhlas Haber Ajansı Gaziantep muhabiri, bu “densizin” yanına geldi.

Bunun üzerine Muharrem Sarıkaya denen “hadsiz” kendisine yardıma gelen İHA muhabiri Ahmet Demir’e tokat attı…!

***

Muharrem Sarıkaya;

Sen ne “utanmaz, arlanmaz, edipsiz, vs,vs, vs” bir adamsın.

Yanına gelen gazetecilik mesleğine yeni başlamış gencecik pırıl, pırıl bir genç.

Var mı bilmiyorum.

Varsa da çocuğun yaşta bir delikanlı!

Sen nasıl bir insansın ki;

- Canlı yayında.

- Onca insan içinde!

- Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı’nın gözü önünde!

O gence tokat atarsın.

Terbiyesiz…!

***

Dua et.

Öyle edepli, ahlaklı, bir gence rastladın da;

O genç seni adam yerine koyup bir karşılık vermedi.

Yoksa bir başkası olsa;

Canlı yayın falan dinlemez, senin, ağzını burnunu kırardı.

Bir daha da ortada;

Gazeteciyim diye dolaşamazdın.

Hele, hele;

Sen o hareketi Sakarya’da bir gazeteciye yapacaktın.

Sana oradaki bütün ekipmanları yedirirlerdi…!

***

Bu İstanbul gazetecileri var ya;

Hepsi aynı.

İstisnalar elbette var ama geneli böyle.

Bir “afra, tafra!”

Bir “hava, civa!”

Aman Allahım.

“Gururdan, kibirden” yanlarına yaklaşamazsınız.

“Egoları” tavan yapmış kulaklarından fışkırır.

Zannedersiniz ki;

Her yıl “Pulitzer” ödülünü almışlar da dünyanın en büyük gazetecisi olmuşlar.

Ancak gerçekte bir hiçtirler.

Zaten kendileri de bunu bildiği için “egolarını” işte böyle bastırırlar…!

***

Ancak kabahat bunlarda değil.

Kabahat Muharrem Sarıkaya gibi İstanbul ve Ankara’daki gazeteci artıklarını muhatap alanlarda!

Onları bir halt zannedip el üstünde tutanlarda;

Hemen yakınlarındaki asıl gazetecileri yok sayarlar.

İstanbul ve Ankara menşeli gazeteci bozuntularının sırtlarını sıvazlarlar da en yakınlarındakilerin sırtına basıp geçerler…!

***

Dolayısıyla son sözüm de Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin’e.

Kendisi milletvekili olduğu hatta bakanlık yaptığı dönemlerdeki hizmetleriyle haklı bir takdir kazanmıştı.

Değil mi ki bir canlı yayın uğruna gazeteci bozuntusu Muharrem Sarıkaya’nın Gaziantep İHA muhabiri Ahmet Demir’i tokatlamasına göz yumdu;

O andan itibaren Fatma Şahin’in bütün “karizması”, her şeyi “yerle yeksan” oldu.

Fatma Şahin gibi başarılı bir politikacıya bu hiç yakışmadı…!

***

Netice itibariyle;

Muharrem Sarıkaya denen “densiz” Ankara’ya döndü.

Habertürk kendisini Ankara Temsilciliği görevinden alır mı almaz mı orasını bilemem.

Gerçi Muharrem Sarıkaya’nın işine son verileceğini de hiç sanmıyorum.

Şimdi Fatma Şahin Gaziantep’te İHA muhabiri Ahmet Demir ile baş başa kaldı.

Bu olaydan sonra Sayın Fatma Şahin Ahmet Demir’in yüzüne nasıl bakacak?

Elin gazeteci bozuntusu geldi;

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Fatma Şahin’in gözü önünde kendi şehrinin muhabirine tokadı bastı gitti.

Maalesef bu tokat bütün Gaziantep’in yüzünde patladı.

Sayın Fatma Şahin de buna göz yumdu.

Doğrusu yazık oldu…!