Kimse “bu onun tercihi” deyip “sapkınlığı” masumane bir halmiş gibi gösteremez.

Hele hele “sapkınlığı” bu toplumda övüp sonra da “saygın” ve “itibarlı” bir durummuş gibi övemez.

Şayet içinizden bu “sapkınlar” gibi olmak geçiyorsa o işin kolayı var.

Yeter ki isteyin.

Etrafınızda sizi o “sapkınlar” sınıfına sokacak başka “sapıklar” çok rahat bulabilirsiniz.

Yeter ki bizden uzak durun.

Uluorta çıkıp “sapkınlığınızı” masumane bir halmiş gibi sergilemeye kalkmayın.

Bu milletin sabrını da daha fazla zorlamayın…!

***

Bu ne ahlaksızlıktır.

Bu ne rezilliktir.

Bu ne utanmazlıktır.

Bu ne kepazeliktir.

“Sapkınlık” ne zamandan beri itibar görür oldu?

Ne zamandır “sapkınlık” saygı duyulacak bir hal haline geldi?

Terbiyesizliğin de bir haddi hududu var…!

***

Şu hale bak!

Müslümansan “gerici!”

Namaz kılıyorsan “yobaz!”

Başını örtersen “Kara Fatma!”

Allah, Peygamber dersen “terörist!”

Ammaaaa; “sapık” olursan “beyefendi…!”

***

İnsanlara “dağdaki çobanla benin ‘oyum’ bir olmamalı” deyip aşağıladınız sesimizi çıkartmadık.

“Makarnacı” deyip dalga geçtiniz, sineye çektik.

“Göbeğini kaşıyan adam” dediniz duymazdan geldik.

Aklınıza gelen her “hakareti” ettiniz, yine de seviyenize inmedik.

Ancak iş “sapkınlığı” marifetmiş gibi sunmaya geldi mi?

İşte orada biraz durun!

Her türlü “sapkınlığınıza” rağmen, insanların iyi niyetini suiistimal etmeyin.

Ne halt yiyecekseniz gidin gizli kapaklı yiyin.

Yoksa bu millet size İstanbul’u bir gösterirse, “kıçınızın” üzerine oturamazsınız…!

***

Kimse kusura bakmasın;

Bu toplumun bir değer yargısı ve ahlak kavramı var.

Beğensek de beğenmesek de bu değer ve ahlak kavramlarına hepimiz uymak zorundayız.

Yok, bu ülkenin değer ve ahlak yargısı size ağır geliyorsa kendinize uygun bir ülke mutlaka bulursunuz.

 Şayet; “ille de bu ülkede yaşayacağım” diyorsanız o zaman yediğiniz haltı gizli kapaklı yiyin.

Zira insanlar sizin “sapkınlığınızı”, o iğrenç görüntünüzü görmek ve duymak zorunda değil

Topu topu “bir avuç!”

Tövbe, tövbe…!