AK Parti’de ilçe adayları henüz belli olmadı ama bazı belediye başkanlarını karalama faaliyeti tam gaz gidiyor.En son dün bir belediye başkanı ile ilgili yakışıksız ifadelerle sosyal medyada yer alan haberler tasvip edilecek cinsten değildi.Bir insanın va

AK Parti’de ilçe adayları henüz belli olmadı ama bazı belediye başkanlarını karalama faaliyeti tam gaz gidiyor.

En son dün bir belediye başkanı ile ilgili yakışıksız ifadelerle sosyal medyada yer alan haberler tasvip edilecek cinsten değildi.

Bir insanın var veya yok “zaaflarını” alıp bunun üzerinden “kara siyaset” yapmaya kalkmak doğru bir yaklaşım değil…

Üstelik bu “kara siyaseti” sosyal medyada “sahte” bir “kullanıcı” adı açıp yapmak “korkaklığın” ve “acizliğin” dik alasıdır.

Adamsan çıkar kendi adına bir “kullanıcı” adı açar o haberleri yayınlarsın. Sonra da yayınladığın haberin arkasında durursun.

Zira insanların özel hayatlarını siyasi malzeme yapıp bunu da “sahte” bir “kullanıcı” adıyla sosyal medyada yaymak ahlaki bir davranış değildir…

Velev ki iddialar doğru olsa bile o insanın ailesinin, eşinin ve çocuklarının olduğunu unutmamak gerekir.

Netice itibariyle bu tür haberlerden en fazla yara alan ve etkilenen de hiç kuşkusuz eş ve çocuklar olmaktadır.

Muhalefet yapacağız diye insanların özel hayatlarını veya “zaaflarını” ifşa ederken eş ve çocukların neler yaşayabileceği hiç mi aklınıza gelmez?

Eğer bir siyasi parti bu “ahlaksız” haberlerle seçim kazanıp iş başına gelecekse ben varsın gelmesin derim…

Şu hale bak muhalefet seçimlere giriyor ama elinde avucunda insanlara anlatacağı doğru dürüst projesi yok.

Seçimi kazanmak adına kendine ve projelerine değil de rakibinin özel hayatındaki “zaaflarına” güveniyor.

Böyle muhalefet anlayışı olur mu? Bu anlayışla seçim kazansanız ne olur? Sonra karalayıp durduğunuz o ismin “aday” gösterileceğini ne biliyorsunuz…?

Sahi “sahte” bir “kullanıcı” ismi açıp sosyal medyada karalamaya çalıştığınız o belediye başkanı “aday” gösterilmezse ne olacak?

Bu defa “o başkan bunları yaptı, bu da yapar mı” diyeceksiniz? Korkarım bu zihniyetten her şey beklenir.

Seçilmek için “her yol mubah” anlayışı içine girdikten sonra ortaya daha çok “iddialar” atılır ve birileri de buna alet olur…

Netice itibariyle ortaya çıkan bu manzara ileriki günlerde tam anlamıyla bir “çamur güreşine” döneceğe benziyor.

Korkarım bu süreçte “üzerine çamur sıçramayan kimse kalmayacak” gibi görünüyor. Az veya çok her “aday” bu “çamurdan” nasibini alacak.

Ben hangi parti olursa bu süreçte yarışa katılan bütün “adaylara” Allah yardımcıları olsun diyorum.

 

Zira “belden aşağıya vurmalar başladı” ve bu iş dozu artarak devam edecek. Ne diyelim Allah herkesi “kuru iftiradan” korusun. Âmin…