Bu nasıl iştir anlamak mümkün değil. Sakarya’nın iki büyük hastanesinde hayati önem taşıyan cihazlar çalışmıyor.Bunlardan biri Yenikent Devlet Hastanesi’nde ki, bu hastane sağlık bakımından Sakarya’nın büyük bir yükünü çekiyor.Diğeri ise adı üstünde Sakar

Bu nasıl iştir anlamak mümkün değil. Sakarya’nın iki büyük hastanesinde hayati önem taşıyan cihazlar çalışmıyor.

Bunlardan biri Yenikent Devlet Hastanesi’nde ki, bu hastane sağlık bakımından Sakarya’nın büyük bir yükünü çekiyor.

Diğeri ise adı üstünde Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Yani Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne ait…

Buyurun; iddialara göre yaklaşık on gündür Yenikent Devlet Hastanesi’nin “tomografi” cihazı çalışmıyor.

Her gün Yenikent Devlet Hastanesi’ne “tomografi” için gelen hastalar “bugün git yarın gel” mantığıyla sallanıyor.

Peki, neden çalışmaz bu cihaz? Doğrusu o konuda ciddi iddialar var. Hem de öyle yenilir yutulur cinsten değil.

Zira ortada “tomografi” çekimlerinin ihale edilerek başka bir firmaya verilmek istendiği yönünde iddialar dolaşıyor.

Şayet bu doğru ve sırf bu yüzden de bozuk olan “tomografi” cihazı tamir edilmiyorsa yazıklar olsun size…

Ya Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne ne demeli? SEAH’ın da Yenikent Devlet Hastanesi’nden geri kalır tarafı yok.

SEAH’taki “hiperbarik” cihazının da aylardır çalışmadığı ve dolayısıyla bugüne kadar da arızanın giderilmediği iddia ediliyor.

Koskoca Tıp Fakültesi bir cihazın arızasını gideremeyecek kadar aciz mi? Yetkililer bu kadar mı duyarsız…?

Hele SEAH’ta “gamma kameranın” da altı aydır çalışmıyor olmasının akıl ile mantık ile hiçbir izahı mümkün değil.

Ben “tıp adamı” değilim ama “gamma kamerasının” ne işe yaradığını öğrenmek için de “tıp fakültesine” gitmeme gerek yok.

Elinin altındaki bilgisayarla “internete” girip “gamma kamerası” yazdın mı ne işe yaradığını, ne kadar hayati bir önem arz ettiğini anında görürsün…

Evet, 6 aydır çalışmayan bu “gamma kamerası” denen cihazınbirçok “kanser hastası” için hayati bir önemi var. Gerek teşhis, gerekse tedavi amaçlı kullanılıyor.

Öyleyse sizin böyle bir cihazı altı aydır çalıştırmamak gibi bir lüksünüz olamaz. Yazık değil mi o insanlara? Zaten hastalıklarından dolayı SEAH’a zor gidip geliyorlar.

Altı aydır “arızalı” deyip bu insanları geri çevirmek hangi vicdana sığar? Bütün ümitleri o cihaz. Siz de bunu ellerinden alıyorsunuz…

Hayret! Vallahi hayret! Sağlıkta yöneticisi, idarecisi, doktoru, çalışanı işi sermiş günü kurtarmaya bakıyor.

Cihazlar arızalıymış, “kanser” hastaları eziyet çekiyormuş çok da umurlarında. İşleri güçleri başka hesaplar peşinde koşmak.

Kusura bakmayın ama küçük hesaplarınızın ve beceriksizliğinizinfaturasını bu şehir insanı ödemek zorunda değil. Şayet “beceremiyorsanız çekin gidin.” İşte o kadar…